Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/130
Karar No: 2012/5231
Karar Tarihi: 04.06.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/130 Esas 2012/5231 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, taşınmazın tapuya tescil edilmesi isteğiyle açılmıştır. Davacı, yerin imar-ihya edilerek koşullarına uygun tarım arazisi olarak kullanıldığını iddia ederken, davalı ise Devletin hüküm ve tasarrufunda olduğunu ve koşullarının gerçekleşmediğini savunmuştur. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar vermiş ve bu karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Ancak, yapılan inceleme yeterli olmadığından HUMK.nun 258. maddesi uyarınca taşınmaz başında yeniden keşif yapılarak niteliği ve kullanım süresinin belirlenmesi gerektiği kararı verilmiştir. Davalı ... vekilinin temyiz itirazları kabul edilerek kararın HUMK.nun 428. maddesi gereğince bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- TMK.nun 713/6. maddesi
- 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddeleri
- HUMK.nun 258.maddesi (6100 sayılı HMK.nun 243 ve 244. m.)
- HUMK.nun 366. maddesi (6100 sayılı HMK.nun 290 m.)
- HUMK.nun 428.maddesi
- HUMK.nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri
8. Hukuk Dairesi         2012/130 E.  ,  2012/5231 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tescil

    ... ile Hazine ve Afşar Belediye Başkanlığı aralarındaki tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 25.08.2011 gün ve 12/429 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı, dava dilekçesinde mevki ve sınırları gösterilen yaklaşık 40.000 m2 yeri 1984-1985 yıllarında taşlarını temizlemek suretiyle imar-ihya ettiğini ve dava tarihine kadar koşullarına uygun tarım arazisi olarak kullanıldığını açıklayarak adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, imar-ihya, zilyetlikle kazanma süresi ve koşullarının gerçekleşmediğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuş, TMK.nun 713/6. maddesi uyarınca taşınmazın Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, teknik bilirkişi raporunda A1, A4, B1, C ve D1 harfleriyle gösterilen toplam 30185.12 m2 yüzölçümlü yerin davacı adına tapuya tesciline, aynı raporda A2, A3, A5, B2, B3 ve D2 harfleriyle gösterilen bölümlere ilişkin davanın reddine, bu bölümlerin TMK.nun 713/6. maddesi uyarınca Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine; hükmün kabule ilişkin bölümleri davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddeleri uyarınca imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal nedenlerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz, 1958 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında ziraata elverişsiz arazi niteliğinde tespit dışı bırakılan yerlerdendir. Mahkemece, imar-ihya ve kazanma koşullarının davacı lehine gerçekleştiği görüşünden hareketle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme karar vermeye yeterli değildir. Herne kadar; ziraatçı uzman bilirkişi 3. sınıf tarım arazisi niteliğinde olduğunu, jeodezi ve fotoğrametri mühendisi, 1977 ve 1991 yıllarına ait hava fotoğraflarında A1, A4, B1, C ve D1 harfleriyle gösterilen bölümlerin imar-ihyası tamamlanmış tarımsal faaliyet yapılan yerlerden olduğunu açıklamış ise de, jeolog ve ziraatçı uzman bilirkişinin raporuna ekli fotoğraflardan taşınmazın tepeler arasındaki düzlükler ve bataklık şeklindeki yerlerden olduğu, değiştirilebilir ve genişletilebilir sınırlar ihtiva ettiği, mevcut haliyle tarım arazisi görünümünde bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu haliyle kabule konu taşınmaz bölümlerinin niteliği konusunda önemli ölçüde duraksama hâsıl olmuştur.
    Davada; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 17. maddesi uyarınca imar-ihya nedenine dayanılarak istekte bulunulmuştur. Bu maddeye dayanılarak; bir yerin tapuya tesciline karar verilebilmesi için maddede yazılı olumlu-olumsuz koşullarının araştırılıp belirlenmesi, kazanma koşullarının kanıtlanması, diğer koşulların yanında taşınmaz bölümlerinin nitelik itibarı ile de özel mülkiyete konu edilebilen yerlerden olması gerekmektedir.
    Mahkemece, taşınmazın bölümlerinin niteliğinin belirlenmesi bakımından önceki bilirkişiler dışında, Ziraat Fakültelerinin Toprak Bölümünden seçilecek 3 kişilik akademisyen ziraatçı uzman bilirkişi kurulu ile 3 kişilik jeodezi veya fotoğrametri mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu ve kadastro fen elemanı, marifetiyle HUMK.nun 258.maddesi (6100 sayılı HMK.nun 243 ve 244. m.) uyarınca taşınmaz başında yeniden keşif yapılması, dava tarihine göre 20 – 25 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda inceleme yaptırılarak, taşınmazın niteliği ve kullanım süresinin ne zaman başladığının belirlenmesine çalışılması, tanık ve bilirkişi sözlerinin bilimsel esaslara göre hazırlanan uzman bilirkişi raporlarıyla denetlenmesi, taşınmaz üzerinde imar-ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetlik başlangıç tarihinin ayrı ayrı belirlenmesi, temyiz incelemesi sırasında gözönünde tutulmak üzere HUMK.nun 366. maddesi (6100 sayılı HMK.nun 290 m.) hükmü uyarınca dava konusu taşınmaz bölümleri ve çevresinin YAKIN PLAN ve PANORAMİK resimlerinin çektirilerek dava konusu yerlerin resimler üzerinde işaretlenmesi, resimlerin mahkeme hakimi tarafından onaylandıktan sonra dosya arasına konulması, ondan sonra iddia ve savunma çerçevesinde değerlendirme yapılarak bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetli görülmemiştir.
    Davalı ... vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün kabule ilişkin bölümlerinin açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK.nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna 04.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi