23. Hukuk Dairesi 2019/147 E. , 2019/1021 K.
"İçtihat Metni".......
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen 2011/568 Esas sayılı davanın reddine, birleşen 2011/465 Esas sayılı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl davada davacı vekili, davacı yüklenici ile davalı arsa sahibi arasında 01.02.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davacının sözleşme uyarınca üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmesine rağmen davalı arsa sahibinin devretmesi gereken 5 bağımsız bölümün tapusunu devretmediğini ileri sürerek ...........bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tescilini talep ve dava etmiş, bilahare 3 bağımsız bölümün satılması sebebiyle talebini A1 ve B1 no.lu bağımsız bölümler ile sınırlandırmıştır.
Birleşen 2011/568 Esas sayılı davada davacı vekili, davacı yüklenicinin asıl dava ile tapu iptali ve tescil talep ettiği A4-A13-A18 no.lu bağımsız bölümlerin davalı arsa sahibi tarafından muvazaalı şekilde icra kanalıyla satışının sağlandığını ileri sürerek bu bağımsız bölümlerin satış bedellerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl ve birleşen 2011/568 Esas sayılı davalarda davalı vekili, asıl ve birleşen 2011/568 Esas sayılı davaların reddini istemiştir.
Birleşen 2011/465 Esas sayılı davada davacı arsa sahibi vekili, davalı yüklenicinin arsa sahibine düşen bağımsız bölümleri sözleşmede belirlenen süre içinde iskanı alınmış şekilde teslim etmediğini ileri sürerek dava tarihine kadar oluşan gecikme tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen 2011/465 Esas sayılı davada davalı vekili, birleşen 2011/465 Esas sayılı davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sözleşmenin 4. maddesinde yüklenicinin hissesine isabet eden son 4 dairenin tapularının verilebilmesi için dairelerin tamamının anahtar teslimi olarak hazır hale getirilmesi gerektiğinin belirtildiği, ancak taşınmazların iskan ruhsatının alınmamış olması nedeniyle yüklenicinin asıl davada A1 ve B1 no.lu bağımsız bölümlerin tapu iptal ve tescilini talep edemeyeceği, yüklenicinin taşınmazların devrini talep edememesinin yanında, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında yapı denetim masrafının yükleniciye ait olduğu anlaşılmakla dava dışı yapı denetim şirketinin alacağını cebri icra yoluyla taşınmazların satışı sonrası elde ettiği tespit edildiğinden icra dosyası nedeniyle A4, A13 ve A18 no"lu bağımsız bölümlerin satışından arsa sahibi şirketin sorumlu tutulamayacağı, inşaatın sözleşmede belirlenen 20 aylık sürede anahtar teslimi şeklinde hazır edilmemesi nedeniyle taraflar arasındaki sözleşmenin 7. maddesinde hüküm altına alınan azami 6 aylık gecikme cezasının yükleniciden tahsili gerektiği belirtilerek asıl ve birleşen 2011/568 Esas sayılı davaların
.../...
S.2
reddine, birleşen 2011/465 Esas sayılı davanın kısmen kabulü ile 66.000,00 TL"nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada davacı vekili ile birleşen 2011/465 Esas sayılı davada davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Birleşen 2011/465 Esas sayılı davada davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince:
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı gecikme tazminatı istemine ilişkindir.
Gecikme Tazminatı kural olarak sözleşmede kararlaştırılan teslim tarihinden, eserin eksiksiz ve ayıpsız olarak sözleşmeye uygun biçimde teslim edildiği tarihe kadar ya da iş sahibinin teslimden önce bağımsız bölümü fiilen kullanmaya başladığı veya üçüncü kişiye kiraya verdiği ya da sattığı tarihe kadar istenebilir.
Somut olayda mahkemece; sözleşme gereği davacı arsa sahibine düşen bağımsız bölümler yönünden, yukarıda bahsi geçen ilke uyarınca inceleme ve araştırma yapılmaksızın, ve sözleşmenin 7. maddesinde hüküm altına alınan 6 aylık gecikme cezası süresinin, bu süreden sonra arsa sahibi lehine tahakkuk edecek gecikme tazminatlarının tahsiline engel teşkil etmeyeceği hususu dikkate alınmaksızın, yalnızca süresi içinde iskan ruhsatının alınmamış olmasına dayanılarak ve 6 aylık sürenin azami talep süresi olduğu kabul edilerek gecikme tazminatı miktarının belirlenmesi doğru olmamıştır.
Bu durumda mahkemece, davacı arsa sahibine düşen bağımsız bölümlerin her biri için ayrı ayrı; teslim, fiilen kullanma, kiraya verme yahut satış hallerinin varlığı araştırılıp, bu durumların tespit edilmeleri halinde ilgili bağımsız bölümler yönünden gecikme tazminatına ancak sözleşmede kararlaştırılan teslim tarihi ile bunların gerçekleştiği tarih arasındaki süre için hükmedilmesi, bahsi geçen hallerin bulunmaması durumunda ise, dava tarihi dikkate alınarak hesap yapılması ve hüküm kurulurken kazanılmış hakların da gözetilmesi gerekmektedir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle birleşen 2011/465 Esas sayılı davada davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birleşen 2011/465 Esas sayılı davada davacı....... Ltd. Şti. yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz peşin harcının davacı ..."ya iadesine, ....... alınan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.