Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/7721
Karar No: 2012/5209
Karar Tarihi: 04.06.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/7721 Esas 2012/5209 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, kadastro çalışmaları sırasında tapularının davalılar adına yazıldığını ancak babaları Hüseyin oğlu Dursun Aksu'ya gelen hissenin yazılmadığını iddia ederek taşınmazların iptali ve dedelerinden gelen hissenin tapuya kayıt ve tescili için dava açmışlardır. Mahkeme fiili taksimin varlığına kanaat getirerek davanın reddine karar vermiştir. Ancak davacıların kök miras bırakan Ali'den gelen miras payları oranında iptal ve tescile karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu nedenle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri: 3402 sayılı Yasanın 15. maddesi, 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi, HUMK'nun 428. maddesi.
8. Hukuk Dairesi         2011/7721 E.  ,  2012/5209 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

    ... ve müşterekleri ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 14.01.2011 gün ve 109/3 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı ... Uslu tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar; Dereli İlçesi Güdül Köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında 208 ada 2, 3, 4, 5, 210 ada 2, 3, 4, 5 parsellerin davalılar adına yazıldığını, ancak burada babaları Hüseyin oğlu Dursun Aksu’ya gelen hissenin bulunduğunu, ancak hissesinin yazılmadığını, bu nedenle dava etmiş oldukları taşınmazlara ait tapuların iptali ile dedeleri Hüseyin oğlu Dursun’dan gelen hissenin de tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava Etmişlerdir.
    Davalılar Galip, Durmuş ve Mustafa 18/12/2009 tarihli duruşmada delil ve tanık için süre istemiştir.
    Davalılar Galip, Durmuş, Salih ile Sıtkı, Şefika ve Hatun; keşifte tanık beyanlarındaki aleyhe kısımları kabul etmediklerini tanık delilinden vazgeçtiklerini beyan etmişlerdir.
    Mahkemece “ortak muris Ali"nin mirasçıları arasında geçerli fiili taksimin varlığına kanaat getirilerek, dava konusu taşınmazların tarafların ortak murisleri ..."dan geldiği, ..."nun ölümünden sonra murisin malları konusunda mirasçılarının fiili taksim yaptıkları ve bu zamana kadar fiili taksime göre taşınmazları kullanmaya devam ettikleri, kullanımlarına bir itirazın olmadığı, davacı ya da murislerinin dava konusu taşınmazlarda herhangi bir zilyetliklerinin olmadığı, fiili taksimin davalılar tarafından ileri sürüldüğü, bir mirasçının uzun süre kullanımına diğer mirasçıların ses çıkarmamasının taksimin varlığına karine teşkil ettiğine yönelik Yargıtay 16. HD 19.04.2005 tarih ve 2005/4817 Esas 2005/2940 Kararı birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu olan yerlerin muris ..."nun mirasçıları tarafından aralarında yapılan fiili taksime uygun olarak kullanıldığı ve ispat yükü kendisine düşen davalının aleyhine oluşan karineyi çürütemediği yani ..."nun mirasçıları arasında fiili taksimin olmadığını ispatlayacak delilleri dosya kapsamına sunamadığı anlaşılmış” denilerek davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.Davaya konu 208 ada 2, 3, 4, 5 nolu parseller ile 210 ada 2, 3, 4, 5 parsel sayılı taşınmazlar 09.06.2008 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları ile davalılar adına tespit edilmiş yapılan bu tespit 30.01.2009 tarihinde kesinleşmiştir.
    Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de; mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Kural olarak 3402 sayılı Yasanın 15"inci maddesinde kadastro öncesi taksimin nasıl olacağı belirlenmiştir. Somut olayda davacılar hiçbir şekilde eylemli taksimden bahsetmemişlerdir. Davalılarda bu konuda herhangi bir takdiri ya da yazılı delil ibraz etmemiştir. 11.11.2010 tarihinde yapılan keşifte dinlenen tespit ve mahalli bilirkişiler ile davacı tanıkları; davaya konu taşınmazların tarafların murisi ..."dan kaldığını ve ..."nun ölümü ile çocukları arasında taksim yapılıp yapılmadığını bilmediklerini beyan etmişlerdir. Karara esas alınan Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 19.04.2005 tarih ve 2005/4817 Esas 2005/2940 sayılı Kararında “diğer delillerle desteklenmeden herhalde uzun süreli kullanmayı taksim için yeterli saymak yanıltıcı olabileceği gibi adil olmayan sonuçlara da götürebilir” denilmiştir. Bu durumda yöntemine uygun bir taksim ya da fiili taksim bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, davacıların kök miras bırakan Ali"den gelen miras payları oranında iptal ve tescile karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
    Saptanan bu somut ve hukuki olgular karşısında, davacı ..."in temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla ve HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 18,40 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı ... Uslu"ya iadesine 04.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi