Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6888
Karar No: 2016/23771
Karar Tarihi: 21.12.2016

5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/6888 Esas 2016/23771 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, fikri ve sınai haklar kanununa aykırı davranışlar göstermekten suçlu bulunmuştur. Mahkeme, sanığın bazı eylemleri için açıklanması geri bırakılan hükümlerin itiraz yolu açık olduğunu belirtirken, diğer hükümlerinin esastan reddedildiğini açıklamıştır. Ancak, sanığın aynı suçu birden fazla kez işlemesi sebebiyle her bir suç için ayrı hüküm kurulmasının yasal ve yerinde olmadığına karar verilmiştir ve bu sebeple hükümler bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak ise, suç ve iddianame tarihi dikkate alınarak hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği, aynı suçu birden fazla kez işleyenler için her bir suç için ayrı hüküm verilemeyeceği ve TCK'nın 43/1. maddesi gereği hükümlerin birleştirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
19. Ceza Dairesi         2015/6888 E.  ,  2016/23771 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
    SUÇ TARİHLERİ : 10/12/2008, 14/12/2008, 27/03/2009, 23/12/2009, 05/03/2010, 13/03/2010


    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    1) Sanığın 10/12/2008 ve 14/12/2008 tarihli eylemleri nedeniyle hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 5560 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 231/12. maddesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı itiraz yolu açık olup, kararların temyizinin mümkün bulunmadığı cihetle, temyiz dilekçesi itiraz mahiyetinde kabul edilerek gereği mahallinde itiraz merciince değerlendirilmek üzere dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
    2) Diğer hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde,
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    a) Sanığın 27/03/2009 tarihli eylemi nedeniyle hakkında kurulan hükme ilişkin olarak;
    Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tipine uyduğu,
    Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
    Anlaşıldığından, sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
    3) 05/03/2010, 23/12/2009 ve 13/03/2010 tarihli eylemleri hakkında kurulan hükümlere ilişkin olarak ise,
    Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak,
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizin de benimsediği 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas 2014/171 karar sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu cihetle; suç ve iddianame tarihi dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmeyerek, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla kez işlediği anlaşılmakla, TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekirken yasal ve yerinde olmayan gerekçe ile her bir suç için ayrı ayrı hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 21/12/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi