Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/13258
Karar No: 2012/1409
Karar Tarihi: 06.02.2012

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2011/13258 Esas 2012/1409 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taşınmazın ortaklığının giderilmesi istemine ilişkin davada, mahkeme ayrıntılı bir değerlendirme yaparak ortaklığın satılarak giderilmesine karar vermiştir. Ancak, muhdesatın bir kısım paydaşlara ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa, bu artışın belirlenmesi için arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilecektir. Belirlenen değerlerin toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunacak ve muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında diğer paydaşlara dağıtılacaktır. Muhdesata ait olan kısımın üçüncü kişilerin olması durumunda ise, bu kişi dava dahil edilemeyecektir.
Kanun Maddeleri:
- 309. madde (Ortaklığın giderilmesi)
- 675. madde (Payların giderilmesi)
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2011/13258 E.  ,  2012/1409 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, davalılardan ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, bir adet taşınmazın ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece ortaklığın satılarak giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vs gibi bütünleyici parça (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar (ortaklar) ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
    Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
    Olayımıza gelince; ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 17.12.2008 tarih ve 2008/132 Esas 2008/656 Karar sayılı dosyasında davacılar ..., ..., ... tarafından dava konusu taşınmaz içindeki 2 katlı yapının ...’a, seranın ... ve ...’a ait olduğunun tespiti istemi ile açılan dava sonucunda Mahkemece davaya konu ... ada ... parselde bilirkişi krokisinde A harfi ile gösterilen muz serasının ...’e, B harf ile gösterilen patlıcan serasının ...’e, C harfi ile gösterilen zemin katı atölye 1. katı mesken olan yapının ...’e ait olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm tarafların temyiz etmemesi üzerine 09.06.2009 tarihinde kesinleşmiştir. Mahallinde yapılan keşif sonucunda hazırlanan bilirkişi raporunda, davalılara ait olduğu tespit edilen muhdesatların imar planında park alanında ve yol alanında kaldığı gerekçesi ile değerleri tespit edilmemiş ise de muhdesatların imar planında park alanında ve yolda kalması sonuca etkili değildir.
    Bu durumda mahkemece yukarıdaki esaslar dairesinde muhdesat bedellerinin ayrı ayrı oranı bulunarak muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibine, kalan satış bedelinin ise paydaşlara tapu kaydındaki paylarına göre dağıtımına karar vermek gerekirken, satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının karar yerinde gösterilmemesi doğru olmadığı gibi, kabule göre de ortaklığın giderilmesi davaları iki taraflı davalardan olup sonuçta kazanan veya kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden kendilerini vekille temsil ettiren davalılar yararına vekalet ücreti takdir edilmemesi de doğru görülmemiştir.
    Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 06.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi