2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/18194 Esas 2016/23739 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/18194
Karar No: 2016/23739
Karar Tarihi: 21.12.2016

2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/18194 Esas 2016/23739 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanıklara \"gerçeğe aykırı beyanda bulunmak\" suçundan atılı suçlamada bulunulduğunu ancak bu suçun şikayete bağlı olduğunu belirtti. Birinci haciz ihbarnamesine itirazda bulunulması ve vekilin beyanından dolayı asillerin sorumlu tutulamayacağına karar veren mahkeme, sanıkların beraatine karar verilmesi gerektiği halde hatalı biçimde düşme kararı verildiğini belirtti. Ayrıca hüküm esasını oluşturan kısa kararda tazminata hükmedilmediği halde, gerekçeli kararda tazminat talebinin reddine karar verilerek hükmün karıştırıldığı da belirtildi. Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenlerinin yerinde olduğu sonucuna varan mahkeme, hükmün bozulmasına ve dosyanın yeniden yerel mahkemeye gönderilmesine karar verdi. Kararda, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesinin detaylı ve açıklayıcı bir şekilde eklenmesi istendi.
19. Ceza Dairesi         2015/18194 E.  ,  2016/23739 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İcra Ceza Mahkemesi
SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre,
1-Sanıkların üzerine atılı “gerçeğe aykırı beyanda bulunmak” suçunun takibi şikayete bağlı olup, üçüncü şahıs ..."nün birinci haciz ihbarnamesine 08.03.2012 tarihinde itiraz ettiği, şikayetçi vekilinin 27.03.2012 tarihli şikayetinin İİK"nın 347. maddesinde öngörülen sürede olduğu tespit edilerek yapılan incelemede, birinci haciz ihbarnamesine sanıkların vekilleri aracılığıyla itirazda bulunması ve vekilin beyanından dolayı asillerin sorumlu tutulamayacağı gözönünde bulundurulduğunda sanıkların beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde düşme kararı verilmesi,
2-Hükmün esasını oluşturan ve tefhimle geçerlilik kazanan kısa kararda tazminata hükmedilmediği halde, gerekçeli kararda tazminat talebinin reddine karar verilerek hükmün karıştırılması,
Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 21.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.