Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/29657
Karar No: 2016/26711
Karar Tarihi: 12.12.2016

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/29657 Esas 2016/26711 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/29657 E.  ,  2016/26711 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, davacının davalı kuruma bağlı okulda kaloriferci ve gece bekçisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve ücret alacaklarının faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının taleplerinin dayanağı olmadığını, iddialarının yerinde olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacının iddia ettiği görevi yaptığı, iş sözleşmesinin haklı bir sebep yokken feshedildiği gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin verilen karar dairemizin 18.12.2014 tarih, 2013/26870 esas, 2014/36043 karar sayılı ilamı ile, yargılaması devam eden hizmet tespit davasının sonucu beklenerek oluşan hukuki duruma göre bir karar verilmesi için bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak kesinleşen hizmet tespit davası doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasındaki ilk sorun, davacının hesaplamaya esas çalışma süresi konusundadır.
    Hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda sonuçlanması beklenen, hizmet tespitine ilişkin .... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2014/380 esas - 2015/22 karar sayılı kararında, davacının, davalı ... Bakanlığı nezdinde 01.11.1995-01.07.2006 ve 01.09.2006-01.05.2008 tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verilmiş ve anılan karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. Bu durumda talep konusu alacaklar hesaplanırken davacının, davalı bünyesinde çalışması bulunmadığı kesinleşen 01.07.2006-01.09.2006 arasındaki iki aylık sürenin dışlanması gerekirken anılan dönemde de kesintisiz çalıştığı kabul edilerek sonuca gidilmesi hatalıdır.
    3-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    Dosya içeriğine göre, davacı talep konusu dönemde davalı ... Bakanlığı"na bağlı .... Alpaslan İlköğretim okulu ve Mehmet Akif Ersoy Lisesinde temizlik, kalorifer ve bekçilik işlerini yaptığını, haftada yedi gün, akşam 17:00 ile sabah 09:00 saatleri arasında çalıştığını belirterek fazla mesai ücreti alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 07:00-17:00 saatleri arasında haftada altı gün çalıştığı, günlük bir saat ara dinlenme süresinin mahsubu ile haftada dokuz saat fazla mesai yaptığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Ancak davacı şahidinin aynı işyerinde davacı ile birlikte çalışması bulunmadığından çalışma saatleri hakkında görgüye dayalı bilgisi olmadığı anlaşılmaktadır. Dinlenen diğer şahitlerin beyanından ise, davacının cumartesi günleri sürekli olarak çalışıp çalışmadığı, çalışmışsa hangi aralıkla çalıştığı anlaşılamamaktadır. Çalışılan işyerinin davalı ... Bakanlığına bağlı okul olduğu, yapılan işin niteliği, şahitlerin cumartesi çalışmaları bakımından hesaplamaya yarar beyanda bulunmamış olmaları ve tüm dosya kapsamı bütün olarak değerlendirildiğinde davacının, iddia ettiği saatler arasında fazla mesai ücreti hesaplanmasını gerektirir çalışması bulunduğuna ilişkin yeterli delil ortaya koyamadığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple anılan alacağın ispat edilemediğinden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    4-Davacı ve davalı arasındaki diğer sorun aylık ücret alacağının hesaplanması sırasında, dava dilekçesine karşı ileri sürülen zamanaşımı definin doğru değerlendirilip değerlendirilmediği konusundadır.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 32/8. maddesinde işçi ücretinin beş yıllık özel bir zamanaşımı süresine tabi olduğu açıkça belirtilmiştir.
    Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, aylık ücret alacağına ilişkin dava dilekçesine karşı zamanaşımı def"i değerlendirilirken dava tarihinden geriye doğru beş yıl öncesinin zamanaşımına uğradığı kabul edilerek 29.09.2005 tarihinden itibaren hesaplama yapılması gerekirken, fesih tarihinden geriye beş yıl gidilerek 01.05.2003 sonrası için yapılan hesaplamaya itibarla anılan alacağın hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, 12.12.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi