Güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/25523 Esas 2017/10955 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/25523
Karar No: 2017/10955
Karar Tarihi: 16.05.2017

Güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/25523 Esas 2017/10955 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, sözleşmeli personel olarak çalıştığı bir şirketin hesabına para çıkarıp kendi borçları için kullandığı gerekçesiyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkum edilmiştir. Yargılama sonucunda katılanların sair temyiz itirazları reddedilmiştir. Ancak, hukuki bir hatadan dolayı hapis cezasının ertelenmesine ilişkin denetim süresinin belirlenmemesi ve adli para cezasının kanuna aykırı şekilde tayin edilmesi nedeniyle karar bozulmuştur. Hükmün düzeltilerek onanması kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. ve 322. maddeleri
- Türk Ceza Kanunu'nun 155/2, 43/1, 52/2, 51/1-3 maddeleri
15. Ceza Dairesi         2014/25523 E.  ,  2017/10955 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : Sanık hakkında ...nun 155/2, 43/1, 52/2, 51/1-3 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın,katılan ... Danışmanlık Limited şirketinde sözleşmeli personel olarak çalıştığı, katılan şirketin vergi dairelerine, vergi ve pirim borçlarının yatırılması için firma yetkilileri tarafından sanığın şahsi hesabına para çıkarıldığı sanığın hesabına yatırılan bu paraları ilgili firmalara yatırmayıp kendi şahsi borçları için kullandığı şeklinde gerçekleşen eyleminin güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu anlaşıldığından mahkemenin mahkumiyetine ilişkin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılanlar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 06.04.2010 tarih ve 2010/4-71 E, 2010/76 K sayılı ilamında belirtildiği gibi; 5237 sayılı TCK’nın 51. maddesiyle, ceza infaz kurumu haline getirilip, sadece hapis cezasıyla sınırlı olarak kabul edilen ertelemede, maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkemece bir deneme süresinin belirlenmesi zorunlu olup, bu sürenin belirlenmemesi veya eksik belirlenmesinin, aleyhe bozma yasağı kapsamında değerlendirilemeyeceği, yine zikredilen maddenin 3. fıkrasında, denetim süresinin mahkûm olunan hapis cezası süresinden az olamayacak şekilde belirlenmesi gerektiğinden hareketle, hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nın 51/3. maddesi gereğince denetim süresi belirlenmemesi,
    Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hapis cezasının ertelenmesine ilişkin bölümde yer alan “1 yıl 3 ay denetim süresi belirlenmesine” ibaresinin eklenmesi ve hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “30 gün”,”37 gün” ve “740 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerlerine, sırasıyla “5 gün“,”6 gün” ve “120 TL“ adli para cezası ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.