Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1852
Karar No: 2021/1835
Karar Tarihi: 21.04.2021

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2021/1852 Esas 2021/1835 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı şirket, borca batık durumda olduğunu ve iflasının 1 yıl süreyle ertelenmesini talep ederek dava açmış. Ancak mahkeme, bilirkişi raporu ve kayyım raporları gibi delillere dayanarak davacı şirketin borca batık olduğuna ve iyileştirme projesinin ciddi ve uygulanabilir olmadığına karar vermiş ve iflasına hükmetmiş. Davacı vekili ve kayyumun istinaf başvuruları reddedilmiş. Davacı vekili, temyiz başvurusunda bulunmuş ve iflasın ertelenmesi konusunda bilirkişi raporlarının usul ve yasaya uygun olarak alınması gerektiğini savunmuş. Mahkeme, alınan bilirkişi raporunun kendi içinde çelişkili olduğunu ve borca batıklığın tereddüt içerdiğini belirtmiş. Ayrıca davacı şirketin son durumu itibariyle rayiç değerlere göre borca batık olup olmadığının tereddüte yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi gerektiği vurgulanmış. Sonuç olarak, davacı vekilinin temyiz itirazı kabul edilmiş ve bölge adliye mahkemesi kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: HMK'nın 266. maddesi.
15. Hukuk Dairesi         2021/1852 E.  ,  2021/1835 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi


    Taraflar arasındaki iflas erteleme davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir. Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili şirketin borca batık durumda olduğunu, iyileştirme projesi kapsamında erteleme kararı verilmesi halinde borca batıklıktan çıkabileceğini ileri sürerek, müvekkili şirketin iflasının 1 yıl süre ile ertelenmesini talep ve dava etmiştir.Müdahiller vekilleri, davanın reddini istemişlerdir.İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporları, kayyım raporları ve tüm dosya kapsamına göre; şirket ortaklarının geçen süreye rağmen şirketin öz sermayesini mevcut hali ile tamamlayamadıkları, davacı şirketin öz sermaye oranının -23,6096 olduğu, bu oranın normal şartlar altında %1 in üzerinde olması gerektiği, mevcut duruma göre davacı şirketin varlıkları ile borçların karşılanamadığı projenin ciddi ve uygulanabilir olmadığı gerekçesiyle davacı şirketin iflasına karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili ve Kayyum ..."un istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına, davacı şirketin borca batık durumda olmasına, iflas erteleme şartlarının somut olayda gerçekleşmemiş bulunmasına göre, davacı yanın istinaf başvurusunun esastan reddine, Kayyum ..."un istinaf başvurusunun, taraf sıfatı yokluğundan usulden reddine, karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, iflasın ertelenmesi istemine ilişkindir.
    İflas erteleme davaları, dava teorisindeki genel ilkenin bir istisnası olarak, borca batıklık sadece dava tarihi itibariyle değil, yargılama safhasındaki olumlu veya olumsuz gelişmeler de dikkate alınarak belirlenmelidir. Gerek borca batıklık ve gerek iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı hususunda (muhasebe ve işletme ekonomisi bilgisi özel ve teknik bilgi niteliğinde bulunduğundan ve hâkimin bunları genel ve mesleki bilgisiyle çözmesi beklenemeyeceğinden) HMK’nın 266. maddesinde gösterildiği şekilde bilirkişinin oy ve görüşüne müracaat edilmeli ve bu raporun da hukuka uygunluğunun hakim tarafından denetlenmesi gerekir. Somut olayda hükme esas alınan 02.01.2019 tarihli bilirkişi raporunda 2016-2017 mâli verilerin incelenmesi neticesi şirketin varlıkları ile borçlarının karşılanamayacağı tespiti yapıldıktan sonra şirketin duran varlıklarının incelenmesinde şirkete ait arazi ve arsaların olduğu ve muhasebe kayıtlarındaki değerlerin güncel değerler olup olmadığının tespit edilemediği belirtilmiştir. İflas erteleme davalarında şirketin borca batık olup olmadığının belirlenmesi en önemli koşul olup borca batıklık tespitinde kaydi değerler değil satış sırasında gerçekleşecek rayiç değerler esas alınmalı borca batıklık kesin bir şekilde tespit edilmelidir. Alınan bilirkişi raporu kendi içinde çelişkili olup davacı şirketin borca batıklığının tespitinde tereddüt içermektedir. Bu nedenle hüküm kurmaya elverişli değildir.Öte yandan davacı vekilinin 31.01.2021 tarihli temyize ek beyan dilekçesinde şirketin aktifinin pasifinden 2,22 katı oranında fazla olduğunu beyan ederek; dilekçesine ek olarak bağımsız denetçi raporu ve gayrimenkul değerleme uzmanı raporlarını sunmuştur. Bu durumda mahkemece davacı şirketin son durumu itibariyle rayiç değerlere göre borca batık olup olmadığının tereddüte yer bırakmayacak şekilde belirlenerek oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik ve hatalı değerlendirmelerle yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı bozulan ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir suretinin ...Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi Başkanlığı"na gönderilmesine, 21.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi