13. Ceza Dairesi Esas No: 2020/6425 Karar No: 2020/11397 Karar Tarihi: 11.11.2020
Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2020/6425 Esas 2020/11397 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, suça sürüklenen çocuk hakkında açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanması kararı verilmiştir. Ancak, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçların uzlaşma kapsamına alındığı düşünülerek, suçu işleyen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu sebeple, hükümlerin açıklanması kararı bozulmuştur. Kararda, suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanması ve infaz edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, suça sürüklenen çocuklar bakımından üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçların uzlaşma kapsamına alındığı belirtilen 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (c) bendi önemle vurgulanmıştır. Benzer şekilde, 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca, suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanunun uygulanacağına dikkat çekilmiştir.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2020/6425 E. , 2020/11397 K.
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Suça sürüklenen çocuk hakkında açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına esas alınan ilamdaki mahkumiyetin, Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (c) bendi uyarınca ""Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçların"" uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek suça sürüklenen çocuk hakkında açıklanması geri bırakılan hükümlerin açıklanmasına gerekçe gösterilen 5237 sayılı TCK"nın 86/2-3e,31/3 maddesinde düzenlenen silahla basit yaralama suçunun uzlaşma kapsamında bulunması sebebiyle 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu gözetilmeden,bahsedilen ilam esas alınarak açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 11.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.