
Esas No: 2016/3959
Karar No: 2019/1007
Karar Tarihi: 14.03.2019
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/3959 Esas 2019/1007 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
.......
DAVALI-KARŞI
Taraflar arasındaki asıl davada tazminat, karşı davada sözleşmenin geçersizliğinin tespiti terditli olarak sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, terditli olarak sürülen fesih talebinin kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde asıl davada davacı-karşı davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı-karşı davalı vekili, müvekkili yüklenici ile davalı-karşı davacı arasında 29.01.2013 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, davalı-karşı davacının 05.04.2013 tarihinde müvekkiline ihtarname göndererek sözleşmeyi feshetmeyi talep ettiğini, müvekkilinin sözleşmeden kaynaklı yüklendiği işi yapabilmek için gerekli girişimlerde bulunduğunu, iş sözleşmeleri yaptığını, borç altına girdiğini, sözleşmeye güvenerek harcamalar yaptığını ileri sürerek 192.308,00 TL.nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili, asıl davanın reddini istemiş, karşı davasında, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin alelade ve sıradan bir şekilde düzenlendiğini, sözleşmenin sadece karşılıklı satış ve inşaat yapılması vaadini içerdiğini, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde olması gereken hiçbir şart ve koşulun sözlü olarak anlaşılmasına rağmen sözleşmede yer almadığını ileri sürerek davaya konu sözleşmenin geçersizliğinin tespitine, reddi halinde feshine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre sözleşmeye konu taşınmazın tapu tahsis belgesinin tapuya dönüştürülmesi için gerekli işlemlerin yapılmadığı, yüklenicinin azledilip feshe davet edildiği bu nedenlerle ifası imkansız hale gelen sözleşmenin TBK.nın 136. maddesi gereği feshinin gerektiği, sözleşmenin tarafı olan davacı-karşı davalı yüklenicinin iyi niyetli ve basiretli bir tacir olarak tapu tahsis belgeli taşınmazın tapuya tescilinden önce bir takım hazırlıklar ile çek ve nakit olarak yaptığı harcamaları, kendisine verilen geniş yetkiye rağmen ruhsat alamayacağını bildiği halde yapmasının arsa malikini sorumlu hale getirmeyeceği, aksi düşünülse bile davacı-karşı davalı yüklenicinin iyiniyetle yaptığını iddia ettiği harcamalarını gösterir HMK’nın 205 ve devamı maddelerindeki şartları taşıyan yazılı belge sunamadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine, karşı davanın sözleşmenin geçersizliğinin tespitine ilişkin talebinin reddine, terditli olarak bildirilen fesih talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davacı-karşı davalı vekili temyiz etmiştir.
......
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı-karşı davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 20 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 27. maddelerinde objektif imkansızlık hali düzenlenmiştir. Anılan meddeler gereğince sözleşmedeki edimlerin yerine getirilmesinin sözleşmeden önce ve herkes için imkansız bulunması halinde, sözleşme butlanla sakattır. İfa imkansızlığının genel olarak ve herkes bakımından söz konusu olması nedeniyle sözleşme geçersiz olacaktır. Sözleşme daha kurulurken ve baştan itibaren geçersiz olduğundan, burada uygulanacak müeyyide, fesih değil, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti olmalıdır. Zira, fesih kararı ancak hukuken kurulmuş, mevcut ve yürürlükte olan, hükümlerini sürdüren sözleşmeler için verilebilir.
Dosya incelendiğinde, ........29.05.1985 tarihli kararıyla davalı-karşı davacının murisi ........ adına tapu tahsis belgesi düzenlendiği, anılan belgede taraflar arasındaki sözleşmeye konu taşınmazın 82,71 m²’lik kısmı için tahsis belgesi düzenlendiği, taşınmazın toplam alanının 202 m² olduğu, tahsis fazlası olan 119,29 m²’lik alanın ..... 1988 tarihli kararıyla ......adına satılmasına karar verildiği fakat bu tarihe kadar tapulama işleminin yapılmadığı ...... adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
Bu durumda mahkemece karşı dava yönünden, sözleşmeye konu taşınmazın 82,72 m²’lik kısmı için tahsis belgesi düzenlendiği ve taşınmazın tapulama işlemi yapılmadığından objektif ifa imkansızlığının bulunması nedeniyle sözleşmenin geçersizliğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, sözleşme ayaktaymış gibi sözleşmenin feshine karar verilmesi doğru olmamış ise de yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı-karşı davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca karşı dava yönünden hüküm fıkrasının 2. bendinin çıkarılarak yerine “Karşı davanın kabulü ile, 29.01.2013 tarihli taşınmaz satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geçersizliğinin tespitine” yazılmasına, kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.