Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/7857 Esas 2020/468 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/7857
Karar No: 2020/468
Karar Tarihi: 22.01.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/7857 Esas 2020/468 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 13.12.2018 tarihli kararıyla sanık, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53/1-3, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca mahkum edilmiştir. Bölge adliye mahkemesinin verdiği hüküm temyiz edilmiş ve yapılan incelemeler sonucunda yargılama sürecinde usulsüz işlem yapılmadığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, mahkeme kararının vicdani kanıya uygun olduğu anlaşılmıştır. Sanık müdafiinin temyiz talebinin reddi doğrultusunda hüküm onanmış ve dosya ilgili makamlara gönderilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- TCK’nın 314/2: Silahlı terör örgütüne üyelik
- 3713 sayılı Kanunun 5/1: Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun
- TCK’nın 62: Suç işlemek amacıyla örgüt kurma veya yönetme
- TCK’nın 53/1-3: Haksız tahrik, fiilin meşru müdafaa gibi etkenlerle işlenmesi ve benzeri sebeplerle ceza indirimi
- TCK’nın 58/9: Terör örgütü içindeki hiyerarşik yapı içindeki bir kişinin diğer kişilerin suçunu işlemesi halinde verilecek ceza hakkındaki düzenlemeler
- TCK’nın 63: Terör amaçlı suç işlemek için kurulan örgüte üyelik suçu hakkındaki düzenlemeler.

16. Ceza Dairesi 2019/7857 E. , 2020/468 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.12.2018 tarih ve 2018/88 - 2018/238 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53/1-3, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca mahkûmiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8.

maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.