Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/17929 Esas 2016/15058 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17929
Karar No: 2016/15058
Karar Tarihi: 15.12.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/17929 Esas 2016/15058 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/17929 E.  ,  2016/15058 K.

    "İçtihat Metni"




    Dava, davacının muris eşinin 01.12.2007-08.08.2009 tarihleri arasında davalı işverene ait işyerinde çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davacı, muris eşinin 01.12.2007-08.08.2009 tarihleri arasında davalı işverene ait işyerinde kesintisiz çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, “...davaya konu dönem içerisinde muris ..."in çalışma olgusunu destekleyen tanık beyanları haricinde bir yazılı delilin mevcut olmadığı, dolayısıyla tanık beyanlarına göre davalının murisinin çalışma olgusunun kabulünün tek başına yeterli olmadığı...” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Davanın yasal dayanakları 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddeleri olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır. Yargılama sırasında resmi belge ve yazılı delil esas ise de; somut bilgilere dayanması ve inandırıcı olmaları koşuluyla tanık beyanları ile de ispatı mümkündür.
    Somut olayda; dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, davacı tanıkları ve kamu tanıklarının davacı murisinin çalışmasını doğruladıkları, davalı işverenin iki işyerinin bulunduğu, davacı murisinin şubede çalıştığı, vergi yoklama tutanağında şubede davalının oğlunun işyerinde olduğu tespit edilmiş ise de, tanık olarak dinlenen davalının oğlunun sanayideki
    ./..

    işyerinde çalıştığını, şubede davacı murisinin çalıştığını beyan etmesi ve tüm beyanların da birbirini doğrulaması karşısında somut ve inandırıcı bulunan tanık beyanları nazara alındığında; davacı murisinin davalı işveren yanında hizmet akdine dayalı olarak çalıştığı belirgin olup, gerekirse tanıklar yeniden dinlenerek davacı murisinin davalı işveren yanında çalıştığı süre belirlendikten sonra elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 15.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.