23. Ceza Dairesi 2016/1566 E. , 2016/5216 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından beraat,
Sanık ... hakkında özel belgede sahtecilik suçundan beraat,
Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan TCK"nın 158/1-e, 35, 52/2, 52/4, 53 maddeleri gereğince 3 yıl hapis ve 6.000 TL adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."in iş takipçiliği yaptığı ve diğer sanık ... ile uzaktan akraba oldukları, sanık ..."ün yurtdışında çalıştığı dönemlere ilişkin emeklilik işlemleri için katılan kuruma yurtdışı hizmet borçlanma talebi ile ilgili işlemleri yapması için sanık ..."e vekalet verdiği, sanık ..."in de emeklilik işlemleri için sanık ..."ten 24.000 TL kadar para aldığı, sonrasında sanık ..."ün işlemlerin uzaması üzerine sanık ..."i azlederek kuruma başvurup yatırılan 7.234,35 TL parayı geri alarak emeklilik işlemlerinden vazgeçtiği, ancak sanık ..."e ödediği para miktarının, geri aldığı para miktarının üzerinde olması sebebiyle dosyasında bulunan Halk Bankasına ait 16/09/2004 tarih ve 914601 nolu 21.528.000 TL bedelli dekont fotokopisine göre kurumdan alacağının daha fazla olduğunu zannederek yatırdığı bu paranın da iadesini talep ettiği, katılan kurum tarafından yapılan araştırmada fotokopisi sunulan dekontun sahte olduğunun, dekont aslının başka bir şahsa ait olduğunun tespit edildiği, bu suretle sanıkların iştirak halinde özel belgede sahtecilik ve teşebbüs aşamasında kalan kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçlarını işledikleri iddia olunan somut olayda;
1- Sanık ... hakkında özel belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından, sanık ... hakkında ise özel belgede sahtecilik suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sahte dekontunun aslının mevcut olmadığı, fotokopisi üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde üzerinde yapılan tahrifatın ilk bakışta anlaşılması nedeniyle aldatma kabiliyetinin bulunmamasının tespiti nedenleriyle unsurları itibariyle oluşmayan sahtecilik suçundan verilen beraat kararında; ayrıca sanık ..."ün atılı dolandırıcılık suçunu işlediğine dair cezalandırılabilmesi için her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan kurum vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
a-Sanığın ..."e yönelik dolandırıcılık eylemi hakkında açılmış bir dava bulunmadığı için bu konuda zamanaşımı süresince dava açılması mümkün görülmekle, sanığın katılan kuruma karşı gerçekleştirdiği dolandırıcılığa teşebbüs suçu yönünden yapılan incelemede;
Sahte dekontta yapılan tahrifatın ilk bakışta fark edilebilecek nitelikte olması, ayrıca kurum görevlileri tarafından basit bir araştırma ile durumun tespit edilebildiği hususları dikkate alındığında atılı dolandırıcılık suçunun hile unsurunun gerçekleşmemesi nedeniyle beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden dosya kapsamına uygun olmayan yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabule göre de;
b-Sahte dekonttaki miktarın 21.528.000 TL olduğu gözönüne alındığında, 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaati belli ise; TCK"nın 52. madde hükmü de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun"un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken, hükümde temel gün adli para cezasının 400 gün olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini,
c-Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında TCK"nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan kurum vekili ve sanık ..."in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26/04/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.