22. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/15530 Karar No: 2016/26534 Karar Tarihi: 06.12.2016
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/15530 Esas 2016/26534 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2016/15530 E. , 2016/26534 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ DAVA : Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti: Davacı, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ücret, ikramiye ve ilave tediye ücret alacaklarının ödenmediğinden bahisle icra takibi başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı, talep konusu alacakların varlığını kabul etmekle birlikte miktara itiraz ettiklerini savunmuştur. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine dairemizce dava konusu alacaklara toplu iş sözleşmesinde öngörülen tarihlerden itibaren faiz işletilmesi gerektiği için bozma kararı verildiği görülmüştür. Mahkemce bozmaya uyma kararı verilerek kısmen kabul kararı verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı ... avukatı temyiz etmiştir. Gerekçe: Mahkemece davanın kısmen kabul ve kısmen reddedildiği görülmekle, davacının yapmış olduğu takibe ilişkin olarak,dava konusu itirazın iptaline konu olan alacaklarla ilgili mahkemce kısmen kabul kısmen red kararı verildği görülmüştür. Ancak söz konusu alacaklar için daha önceden dairemiz incelmesinden geçtiği ve mahkemce bozmaya uyularak karar verildiği, ancak mahkemece bozma kararı kapsamında kalmayan asıl alacak kısımlarına ilişkin gerekçede kabul edildiği yani bu alacaklara yapılan itirazın iptaline karar verilmesine rağmen hüküm fıkrasında asıl alacağa ilişkin kabul hükmü kurulmadığı görülmüştür. Mahkemece, söz konusu tüm taleplerin açıkça kabul yada red şeklinde hüküm altına alınmaması hatalıdır. Ancak mahkeme kararının daha önceden bu anlamda dairemiz incelemesinden geçtikten sonra açıkça hüküm kurulmayan söz konusu asıl alacakların bozma kapsamında olmadığı, nitekim mahkemeninde kabulünde olduğu açıktır. Böylelikle bu durumun maddi hatadan kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Bununla beraber bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur. Sonuç: Temyize konu olan kararın hüküm kısmında yer alan 1. fıkraya, “Asıl alacak yönünden yapılan itirazın REDDİNE, takibinin 24.500,00 TL üzerinden DEVAMINA,” fıkrasının eklenmesine, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.