3. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/12387 Karar No: 2017/14363 Karar Tarihi: 23.10.2017
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/12387 Esas 2017/14363 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2017/12387 E. , 2017/14363 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, 13/10/2011 tarihinde kaçak elektrik tutanağı tutulduğunu, 80.008.33.- TL tahakkuk yapıldığını, tesis ile ilgisinin olmadığını ileri sürerek borçlu olmadığının tespitine (güncel borç miktarı olan 91.815.85.- TL için) karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir . Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kural olarak abonelik sözleşmesi yapılarak kullanılan elektrik tüketiminden abone ile birlikte fiili kullanıcı da sorumludur. Abonelik sözleşmesi bulunmayan yerlerde kullanılan kaçak elektrik bedelinden ise, ancak kaçak kullanım yapan gerçek ve tüzel kişiler sorumludur. Somut olayda taraflar arasında abonelik sözleşmesi olmadığından sözleşmeden kaynaklanan sorumluluktan söz edilemez. Ancak, bu noktada davacı tarafın fiili kullanıcı olup olmadığının tespiti önem arz etmektedir. Kaçak elektrik tespit tutanakları, düzenlendiği tarih itibariyle maddi olgulara ilişkin tespitleri içermekte olup, aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir. Yargılama sırasında, dava konusu tutanağın düzenlendiği yerde kimin, hangi tarihten itibaren tarımsal faaliyette bulunduğu ilgili kurumlardan araştırılmamış, davacının faaliyette bulunup bulunmadığına ilişkin zabıta araştırması yapılmadan karar verilmiştir. Mahkemece; öncelikle dava konusu tesisin bulunduğu ve sulamanın yapıldığı yerlere ilişkin tapu kayıtlarının getirtilerek tutanak düzenlenen tarihte ve tutanakta belirlenen alanda davacının tarımsal faaliyette bulunup bulunmadığı, faaliyette bulunmuş ise faaliyetin hangi tarihten itibaren başladığı ilgili İlçe Tarım Müdürlüğü, muhtarlık ve diğer kurumlardan sorularak saptanması, davacının faaliyette bulunup bulunmadığına ilişkin zabıta araştırması yapılması, davacının tarımsal faaliyette bulunduğunun tespiti halinde dosyasının elektrik tüketim hesabı konusunda uzman olan mühendislerden oluşturulacak üç kişilik bilirkişi kuruluna verilerek, kaçak elektrik bedelinin Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümleri ile 622 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kararına göre hesaplatılması gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.