Esas No: 2021/7302
Karar No: 2022/8452
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/7302 Esas 2022/8452 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalı sigorta şirketi ile trafik kazası sonucu eşi ve kızının ölümü sebebiyle destekten yoksun kalma tazminatı konusunda anlaşamayınca Sigorta Tahkim Komisyonu'na başvurmuş. Komisyon kararında davacı lehine 36.256 TL tazminat verilirken, davacı ve davalı vekilleri itiraz etti. İtiraz heyeti, davacı lehine tazminatın 41.038.54 TL olarak değiştirilmesine karar verdi. Ancak heyet, hesaplamayı yanlış yaptığı gerekçesiyle bu karar temyiz edilerek bozuldu. Ayrıca, sigortacılıkta tahkim davalarında avukatlık ücretleri hakkında bilgi veren kanun maddesi hatırlatıldı.
Kanun maddeleri:
- Sigortacılık Kanunu 30/17 madde
- Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesi
- AAÜT'nin 17. maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 22/01/2020 tarih vve 2020/İHK -1736 sayılı kararın, süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili 12/06/2017 tarihinde davalının ...' si olduğu aracın davacının yaya konumunda olan eşi ve kızına çarpması neticesinde eşi ve kızının vefat ettiğini, sigorta şirketi tarafından vefat eden...' ün eşine, anne ve babasına toplamda 360.000,00 TL ödeme yapıldığını her ne kadar üst limit dahilinde ödeme yapılmışsa da ödemenin az olduğunu davacının kızı ... nedeniyle de 44.533,81 TL ödeme yapıldığını ancak bu ödemenin de az olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah ile talebini 80.000,00 TL ye yükseltmiştir.
Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre başvuran vekilince yapılan talebin kısmen kabulü ile başvuran ... için 36.256,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan alınarak başvuru sahibine verilmesine, alacağa 31/05/2019 tarihinden itibaren yasal faiz işletilemesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
karar verilmiş; bu karara davacı vekili ve davalı vekili, İtiraz Hakem Heyeti nezdinde itiraz etmiştir.
Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından davalı tarafın yapmış olduğu itirazların reddine, başvuran tarafın yaptığı itirazın kısmen kabulü ile ilk Hakem Heyeti kararının kaldırılarak, başvurunun kısmen kabulü ile 41.038,54 TL tazminatın 31.05.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketinden alınarak başvurana verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, her ne kadar daire uygulamasında hesaplamada TRH 2010 yaşam tablosu ve bilinmeyen/işleyecek devre hesabı yapılırken, bilinen son gelirin her yıl için %10 artırılıp %10 iskonto edilmesi yöntemi esas alınmakta ise de davacının talebi PMF 1931 progressif rant yönteminin uygulanmasına yönelik olduğundan PMF 1931 ve progressif rant yönteminin uygulanması gerekli ise de, eldeki dosyada davalının sadece ... olduğu ve sigorta şirketinin destek ... yönünden poliçe teminat limitinin tükenmiş olduğu gözönüne alınarak davacı tarafın... yönünden temyiz itirazları ile davacı vekili ve davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu meydana gelen ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Dairemizce kabul görmüş pay esasına göre; desteğin evleninceye kadar gelirinin yarısını kendi ihtiyaçları yarısını da anne ve babası için ayıracağı varsayılarak bu dönemde desteğe iki anne ve babaya birer pay vermek suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında evlenmeden önceki dönem içinde anne ve babanın her birine %25 pay verilmesi gerektiği, desteğin ileride evlenmesi ile birlikte desteğe iki, eşe iki anne ve babaya birer pay verilerek, yine desteğin tüm gelirinin oranlanarak anne ve babaya %16'şar pay ayrılması, desteğin bir çocuğunun olması durumunda iki pay desteğe, iki pay eşe bir pay çocuğa ve birer pay anne ve babaya ayrılmak suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında anne ve baba için %14'er pay verilmesi daha sonra ikinci çocuğun doğacağı varsayılarak bu kez desteğe iki, eşe iki, çocukların her birine birer ve anne ve babaya birer pay verilerek desteğin tüm gelirine oranlanarak anne ve babaya 12,5'er pay verilmesinin uygun olacağı, ana ve babadan birinin destekten çıkması ile payının diğerine aktarılacağı belirlenmiş olup destek tazminatlarının varsayımsal hesabının yapılması gerekmektedir.
Somut olayda, destek 10 yaşında vefat etmiş olup destekle birlikte vefat eden annesinin payının da babaya aktarılması gerekmektedir.
İtiraz Hakem Heyetince bu hususları gözetmeden hesaplama yapan bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru olmayıp, bu konuda aynı bilirkişiden ek rapor alınarak kazanılmış haklar da gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiştir.
3-Sigortacılık Kanunu 30/17 maddesi ile 19/01/2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazete de yayımlanarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinde "Tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir." hükmü eklenmiştir. Heyetçe verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretinin altında kalması halinde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, dosyanın, hakem dosyasının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 08/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.