Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/23297
Karar No: 2017/10856
Karar Tarihi: 15.05.2017

Nitelikli dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/23297 Esas 2017/10856 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, Hükümlü ve Yakınları Derneği başkanı olarak Keçiören ilçesindeki arazinin derneğe tahsisi için müracaatta bulunmuş ve katılandan 30.000 TL para almıştır. Daha sonra, sahte alındı belgesi düzenleyerek söz konusu parayı Milli Emlak Müdürlüğü'ne yatırmıştır. Sanığın kiralanması konusunda başvuruda bulunduğu araziyi ilgilendiren belge üzerinde tağrifat yaparak sahtesini oluşturduğu ortaya çıkmıştır. Sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilen nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanık mahkum edilmiştir. Ancak nitelikli dolandırıcılık suçu için ceza miktarı TCK'nın 53/5. maddesi uygulanmamıştır. Özel belgede sahtecilik suçu için ise asılları dosya ve adli emanette bulunmayan belgelerin fotokopisi üzerinde inceleme yapılarak eksik inceleme yapılmıştır. Bu nedenlerle hükmün bazı yönleri bozulmuştur. Sanık hakkında verilen suçlama ve cezaları belirleyen kanun maddeleri: TCK'nın 158/1-d, 62, 52/2, 53, 207/1, 204/1, 43/1.
15. Ceza Dairesi         2014/23297 E.  ,  2017/10856 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
    HÜKÜM : TCK’nın 158/1-d, 62, 52/2, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
    TCK’nın 207/1, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii, katılan vekili ve o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanığın Hükümlü ve Yakınları Derneği’nin başkanı olduğu, Ankara Milli Emlak Müdürlüğüne ait olan Adalet Bakanlığı Ceza Tevkif Evleri Genel Müdürlüğünün kullanımında olan Keçiören ilçesindeki arazinin derneğe tahsisi için müracaatta bulunduğunu ve sonucuna göre katılanın alt kiracı olmasına 13/09/2010 tarihinde yapmış olduğu sözleşme ile kararlaştırıldığı ve sanığın akabinde katılandan 30.000 TL parayı aldığı daha sonra söz konusu paranın Milli Emlak Müdürlüğü’ne yatırıldığını belirtir sahte alındı belgesi düzenlediği, yapılan araştırmada sanığın söz konusu arazinin kiralanması konusunda dernek adına Adalet Bakanlığı Ceza Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü’ne 14/12/2010 da dilekçe ile başvurduğu, bu başvuruya binaen Genel Müdürlük tarafından kendisine 21/12/2010 tarihinde olumsuz olarak cevap verilmesine rağmen sanığın söz konusu belge üzerinde tağrifat yaparak sahtesini oluşturduğu, bu şekilde sanığın nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia olunan olayda;
    1-Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik katılan vekili, sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
    Mahkemece; katılan beyanı, sanık savunması, yazılı belgeler, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamında sanığın atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin sabit olması gerekçesi ile vermiş olduğu mahkumiyet hükmünde isabetsizlik görülmemiş olup katılan vekili tarafından dinlenilmesi istediği tanıkların dinlenilmemiş olması nedeniyle bozma isteyen tebliğnamedeki düşünceye sonuca etkili olmadığından iştirak edilmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet Savcısının atılı suçun sübut bulmadığına yönelik katılan vekilinin verilen cezanın alt sınırdan uzaklaşılmamasının usul ve yasaya aykırı olduğuna yönelik temyiz itirazlarının reddine; ancak,
    Nitelikli dolandırıcılık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 53/1-d maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlemesine rağmen sanık hakkında aynı kanunun 53/5. maddesinin uygulanmaması,
    Kanuna aykırı olup, katılan vekili, sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, nitelikli dolandırıcılık suçunun hüküm fıkrasına “5237 sayılı TCK’nın 53/5. maddesi uyarınca cezanın infazından sonra işlemek üzere sanığın 10 ay süre ile 5237 sayılı TCK’nın 53/1. fıkrasının “d” bendindeki hak ve yetkileri kullanmasının yasaklanmasına” şeklindeki ibarenin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    2-Özel belgede sahtecilik suçundan sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik katılan vekili, sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
    Dosya kapsamında suça konu belgelerin asıllarının dosyada ve adli emanette bulunmadığı görüldüğünden suça konu belgelerin asıllarının araştırılarak temin edilmesi halinde belgelerin asılları üzerinde gerekli iğfal kabiliyetinin olup olmadığı, ayrıca yazı, imza incelemeleri yapılarak sonucuna göre, belgelerin resmi evrak olması nedeniyle TCK’nın 204/1. maddesi gereğince cezalandırılması gerekirken asılları dosyada bulunmayan belgelerin fotokopileri üzerinde inceleme yaptırılarak özel belgede sahtecilik suçundan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de,
    1-Sahte olan 24/09/2010 tarihli alındı makbuzu ile sahte olan 21/12/2010 tarihli Ceza Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü’den alınan belge olması karşısında sanığın farklı tarihlerde aynı suç işleme kararı kapsamında işlenmiş olması nedeniyle TCK’nın 43/1. maddesi uyarınca cezanın artırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde eksik ceza tayini,
    2-Sahtecilik suçundan 5237 sayılı Kanun’un 53/1-d maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlemesine rağmen sanık hakkında aynı kanunun 53/5. maddesinin uygulanmaması,
    Kanuna aykırı olup, katılan vekili, sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi