Tebliğname No : 11 - 2012/274803
MAHKEMESİ : İstanbul 6. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 16/10/2012
NUMARASI : 2012/315 (E) ve 2012/1283 (K)
SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan

5237 sayılı TCK"nun 206. maddesinde yer alan resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun oluşabilmesi için kamu görevlisinin görevi nedeniyle resmi belge düzenlendiği sırada yalan beyanda bulunulması ve memur tarafından bu beyana göre düzenlenmiş bir belge olması gerektiği dikkate alınarak, ihbar üzerine kolluk güçlerince yapılan uygulama sırasında kimliği sorulan sanığın nüfus cüzdanı ve sürücü belgesinin yanında olmadığını söylemesi üzerine gerekli tetkik ve inceleme için karakola götürüldüğü, sanığın burada kendisini ...... olarak tanıttığı, çelişkili beyanlarda bulunması üzerine de vermiş olduğu bilgilerden şüphelenilerek yapılan araştırma sonucu gerçek kimlik bilgilerinin tespit edilip tüm belgelerin gerçek ismiyle düzenlendiği, .......adına düzenlenmiş bir belge olmadığı, bu durumda, gerçeğe aykırı bir belgenin düzenlenmesine sebebiyet vermeyen sanığın eyleminin resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu değil Kabahatler Kanunu’nun 40/1. maddesindeki kimliği hakkında yalan beyanda bulunma kabahatini oluşturacağı ve idari yaptırım uygulanmasını gerektireceği cihetle, sanığın oluşu kabul edilen eyleminin, Kabahatler Kanunu’nun 40. maddesinin birinci fıkrasına uygun bulunduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ancak sanığın lehine bulunan ve eylemine uyan 5326 sayılı Yasanın 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre aynı Yasanın 20/2-c maddesinde yazılı soruşturma zamanaşımının eylemin gerçekleştiği 08.02.2012 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta 1412 sayılı CMUK’nun 22 ve Kabahatler Kanununun 24. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan Kabahatler Kanununun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 20.01.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.