Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/13435
Karar No: 2016/23585
Karar Tarihi: 19.12.2016

Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/13435 Esas 2016/23585 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2016/13435 E.  ,  2016/23585 K.

    "İçtihat Metni"



    1219 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda 2009 yılı tarihli eylemlerine ilişkin mahkumiyetine dair, .... Asliye Ceza Mahkemesinin 19/09/2012 tarih, 2010/207 Esas, 2012/78 Karar sayılı hükmün sanık tarafından temyizi üzerine,
    Dairemizin 09/03/2016 gün ve 2015/12895 Esas, 2016/6623 sayılı kararıyla;
    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.05.2014 gün, 2013//7-465 Esas ve 2014/276 sayılı kararında da belirtildiği üzere; 1219 sayılı Kanun"un 41. maddesinde öngörülen suçla korunan hukuki yararın kamu sağlığı, suçun mağdurunun ise toplumu oluşturan bütün bireyler olduğu, diş tabibi olmadığını bildiği kişiye tedavi yaptıran kişilerin ise suçun mağduru değil konusu oldukları cihetle; somut olayda bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda diş tedavisi yapan sanık hakkında tayin olan cezanın zincirleme suça ilişkin TCK"nın 43/1. maddesi ile arttırılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından ve belgeli diş protez teknisyeni olan sanığın, 1219 sayılı Kanun"un 5728 sayılı Kanun ile değişik ek 7/2. maddesi delaletiyle 41. maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde doğrudan aynı Kanun"un 41. maddesi uyarınca ceza tayini, sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak,
    Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, hükümden TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp, yerine ""24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına," ibaresi yazılmak suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, karar verilmiştir.
    İTİRAZ NEDENLERİ
    1219 Sayılı Yasa"ya aykırılık suçundan sanık ... hakkında, müştekiler ..., ... ve ..."nin 22.01.2010; müşteki ..."ın 09.02.2010 ve müşteki ....."nin 11.02.2010 günlü şikayet dilekçeleri üzerine Doğanşehir C.Başsavcılığı"nca yürütülen soruşturma sonucu aynı yer Asliye Ceza Mahkemesi"ne 2010/207 Esas sayılı kamu davası açıldığı,
    Aynı sanık hakkında bu kez müşteki ....."in 08.02.2010; müşteki Halil İbrahim Kayapınar"ın 12.04.2010 ve müşteki ..."ın 21.04.2010 günlü şikayet dilekçeleri üzerine Doğanşehir C.Başsavcılığı"nca yürütülen ayrı bir soruşturma sonucu aynı yer Asliye Ceza Mahkemesi"ne 2010/276 Esas sayılı kamu davası açıldığı,
    Anılan Mahkeme"de ayrı ayrı görülen davalardan 2010/276 Esas sayılı davanın, 20.04.2011 gün ve 2011/24 sayılı kararla sanığın 1219 Sayılı Yasa"nın 41, TCK.nun 62, 52/2 ve 53/1 maddeleri gereğince 2 Yıl 6 Ay Hapis - Hak Yoksunluğu + 4 Gün karşılığı 80 TL. APC. ile cezalandırılmasına karar verilerek sonuçlandırıldığı, sanığın temyizi üzerine Yüksek Yargıtay 7. Ceza Dairesi"nin 15.05.2014 gün ve 2013/11863 - 2014/9376 sayılı ilâmı ile onanarak kesinleştiği, 2010/207 Esas sayılı davanın ise; 19.09.2012 gün ve 2012/78 sayılı kararla, aynı maddeler uygulanarak ve aynı ceza verilerek sonuçlandırıldığı, sanığın temyizi üzerine Yüksek Dairenizin 09.03.2016 gün ve 2015/12895 - 2016/6623 sayılı ilâmı ile düzeltilip onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır.
    Ancak, dosyanın tetkikinden anlaşılacağı üzere; diş tabibi olmadığı halde, 22.01.2010 ila 21.04.2010 tarihleri arasındaki üç aylık dönemde yedi kişiye diş tedavisi uyguladığı sabit görülen ve bir suç işleme kararı altında, hukukî kesintiye uğramadan kanunun aynı hükmünü müteaddit defalar ihlal eden sanık hakkında teselsül hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilerek, sonradan temyiz incelemesine gelen 2010/207 E.- 2012/78 K. sayılı kararın bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekirken, hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi yasaya aykırı görülmüştür.
    SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
    I-Dairenizin 09/03/2016 tarihli ve 2015/12895 (E) ve 2016/6623 (K) sayılı ilamının CMK 308/2-3 maddesi kapsamında itirazımıza binaen incelenmesi ve yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA karar verilmesi,
    II-İtiraz yerinde görülmediği takdirde, itiraz hakkında bir karar verilmek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu"na TEVDİİ,
    İtirazen arz ve talep olunur.” isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    KARAR:
    1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/10/2016 tarih ve 2016/338438 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan 6352 sayılı Kanun ile değişik CMK"nın 308/3. maddesi gözetilerek itirazın kabulüne,
    2-Dairemizin 09/03/2016 tarih ve 2015/12895 Esas, 2016/6623 Karar sayılı kararı kaldırılarak sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmü temyizen yeniden yapılan incelemede;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizin de benimsediği 20/05/2014 tarih 2013/7-465 Esas 2014/276 karar sayılı kararında açıklandığı üzere, 1219 sayılı Kanun"un 41. maddesinde öngörülen suçla korunan hukuki yararın kamu sağlığı, suçun mağdurunun ise toplumu oluşturan bütün bireyle olduğu, diş tabibi olmadığının bildiği kişiye tedavi yaptıran kişilerin ise suçun mağduru değil konusu oldukları cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylem nedeniyle sanık hakkında ....Asliye Ceza Mahkemesinin 20/04/2011 tarih ve 2010/276 Esas, 2011/24 sayılı kararı ile verilip Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 2013/11863 Esasında kayıtlı olarak onama kararı verilerek kesinleşen dava dosyasının da mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında;
    Anılan dosya getirtilip incelenerek, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
    Kabule göre de;
    2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 19/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi