Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2926
Karar No: 2012/4992
Karar Tarihi: 29.05.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/2926 Esas 2012/4992 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı taraf, 1982 yılında evlendikleri ve 2008'de boşandıkları dönem boyunca kazandıkları gelirler arasında yer alan bir tarla ve bir binadan aldığı hisse nedeniyle davalıdan katkı payı alacağını talep etmiştir. Davalı ise, tarafların evlilik boyunca edindikleri tüm mal varlığının ortak olduğunu savunarak, davacının annesine yaptığı bakım ve iaşe giderlerinin de hesaba katılması gerektiğini iddia etmiştir. Mahkeme, davacının talebi doğrultusunda bir bilirkişi raporu alınarak, tarafların gelirleri dikkate alınarak %56,03 oranında katkı payı belirlenmiştir ve davalıdan 30.000 TL tahsil edilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak Türk Medeni Kanunu'nun 152. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 272, 276/2 ve 277. maddeleri açıklanmıştır.
8. Hukuk Dairesi         2012/2926 E.  ,  2012/4992 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı


    ... ile ... Kaleli aralarındaki katkı payı alacağı davasının kabulüne dair İzmir 5. Aile Mahkemesinden verilen 10.01.2012 gün ve 388/13 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 29.05.2012 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı ... Kaleli bizzat ve karşı taraftan davacı vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:

    KA R A R
    Davacı ... vekili; tarafların 1982 yılında evlenip, 6.11.2008 tarihinde kesinleşen hükümle boşandıklarını, vekil edeninin 2.1.1979 tarihinden itibaren Ziraat Bankası İzmir Şubesinde bankacı olarak çalıştığını ve gelir elde ettiğini, davalının ise subay olduğunu, 1989 senesinde satın alınan 1565 parsel sayılı tarlanın davalı eş adına tapuda kayıtlı bulunduğunu, vekil edeninin bu taşınmazın edinilmesinde çalışmaları karşılığında elde ettiği gelirlerle 1987 yılında edindiği Arıkent Konut yapı kooperatifindeki hissenin satılması sonucunda Narlıdere Yeniköy mevkiindeki inşaat halindeki bir binadan aldığı hisseyi satmak ve üzerine arkadaşı olan kişinin kendisi için aldığı krediyi eklemek suretiyle en az 1/2 oranında katkı sağladığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik gayrimenkulün 1/2"sinin takriben karşılığı olan 30.000 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak vekil edenine verilmesini istemiştir.
    Davalı ... Kaleli vekili ise; evlilik birliği içinde edinilen ve taraflara ait bulunan tüm mal varlığının birlikte edinildiğini, tarafların katkılarının gelirleri kadar olduğunu, bu şekilde edinilen ve davacı adına kayıtlı bulunan Didim Akbük’deki yazlık nedeniyle vekil edeninin de davacı aleyhine 50.000 TL katkı payı istekli dava açtığını ve bu davanın ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/537 Esasında kayıtlı bulunduğunu, davacının bankacı olması nedeniyle tarafların gelirlerinin tasarrufu ve değerlendirilmesi işinin davacıya bırakıldığını, ancak; davacının bu görevini kötüye kullanarak kendisine ve ailesine çıkar sağladığını, davacının annesinin yanlarında yaşaması nedeniyle bakım ve iaşesinin evlilik gelirlerinden sağlandığını ayrıca davacının annesine ait bağ-kur primlerinin de davacı tarafından ödendiğini belirterek yapılacak hesaplamada bu durumların dikkate alınmasını ve taraflar adına kayıtlı mal varlıklarının hesabı sonucunda meydana çıkacak hak ve alacaklarına göre, takas ve mahsup işlemlerinin yapılmasını istediklerini savunmuş, 25.12.2009 hakim havale tarihli dilekçesinde de dava konusu taşınmazın, vekil edenine miras yolu ile kalan taşınmazlardaki hissesini kardeşine devretmesi karşılığında elde ettiği 9.000 TL gelirle alındığı iddiasında bulunmuştur.
    Mahkemenin, davanın kısmen kabulüne 17.950 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine ilişkin önceki kararı, taraf vekillerinin temyizi sonunda Dairenin 22.2.2011 tarih 2010/5674 Esas, 2011/915 Karar sayılı ilamı ile davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, davacı vekilinin temyiz itirazlarının ise kabulüne karar verilerek davacının katkı oranının taraf gelirleri, TKM’nin 152.maddesi de gözönünde bulundurularak yapabilecekleri tasarruf miktarının bilirkişi kurulundan alınacak rapor ile belirlenmesi, bu katkı oranı ile mahkemece usulüne uygun belirlenen dava tarihindeki değerinin çarpılarak davacının katkı payı alacağının bulunması gerekçesi ile bozma sevk edilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 30.000 TL katkı payı alacağının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacı vekilinin ıslah talebinin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar 13.5.1982 tarihinde evlenmiş, 11.9.2006 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün kesinleşmesi ile 6.11.2008 tarihinde boşanmışlardır. 1. derece doğal sit alanı kapsamında kalan ve zeytinli tarla niteliğinde bulunduğu belirtilen dava konusu 1565 parsel 30.6.1989 tarihinde satın alma yolu ile davalı ... Kaleli adına tapuya tescil edilmiştir. Evliliğin başladığı 13.5.1982 tarihinden dava konusu taşınmazın alındığı tarihe kadar davacı ...’ın bankacı, davalı ...’un ise, subay olarak düzenli bir biçimde çalıştıkları ve gelir elde ettikleri anlaşılmaktadır. Alım tarihi ve dosya kapsamına göre davacının isteği katkı payı alacağına ilişkindir.
    Mahkemece, bozma sonrasında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacı vekilinin talebi ile de bağlı kalınarak yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Davalı tarafça bilirkişilerin soyisimlerinden hareketle kardeş veya karı-koca oldukları, birlikte rapor veremeyecekleri, ayrıca iki kişinin rapor vermesinin mümkün olmadığı, tek rakamdan oluşan bilirkişi kurulundan rapor alınması gerektiği ileri sürülmüştür. Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda isimleri yazılı bulunan bilirkişilerin soyisimleri aynı ise de; uzmanlık konuları birbirinden farklıdır. Kaldı ki, bilirkişilerin soyisimlerinin benzer olması, objektiflik ve tarafsızlıklarını engelleyen bir sebep olmadığı gibi ayrıca bilirkişilerin çekilmelerini gerektiren kanundan kaynaklanan bir sebep de dosyada bulunmamaktadır. Bilirkişilerin yasaklı olması ve reddini düzenleyen HMK.nun 272. maddesinde (HUMK.nun 277.m.) yazılı sebepler de davada gerçekleşmemiştir. Diğer yandan bilirkişi kurulunun uzmanlık alanı birbirinden farklı iki kişiden oluşması da HUMK.nun 276/2.maddesi karşısında mümkündür (Yargıtay HGK’nun 5.4.1967 tarih 8/137 E. 163 K. ve 4.11.1981 tarih 1981/12-201 E. 714 K.). Davalı vekilinin bu yöne ilişen temyiz itirazları yerinde değildir.
    Davalı vekilinin hesaplamaya yönelen temyiz itirazlarına gelince; Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilamında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine, özellikle hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılan hesaplamada her iki tarafın gelirlerinden hareketle bozma ilamında açıklandığı usulde katkı payı oranı belirlenerek dava tarihindeki taşınmazın
    sürüm değeri ile çarpılarak usul ve kanuna uygun şekilde katkı payı oranı % 56,03 katkı payı alacağı ise 33.525,21 TL olarak bulunduğuna, davacının talebinin 30.000 TL olduğu gözetilerek taleple bağlı kalındığına göre davalı vekilinin hesaplamaya yönelik diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 900 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davacıya verilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 445,50 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1.336,50 TL"nin temyiz eden davalıdan alınmasına 29.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi