Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2019/586
Karar No: 2020/216

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2019/586 Esas 2020/216 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Çanakkale Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğünde görev yapan sanıkların Harcırah Kanunu ve Başbakanlığın Tasarruf Tedbirleri konulu 2007/3 sayılı Genelgesine aykırı davranmak suretiyle kamunun zararına sebebiyet verdikleri iddiasıyla açılan davada, yerel mahkemece sanıkların atılı suçtan beraatlerine karar verilmiştir. Ancak Yargıtay 5. Ceza Dairesi, duruma ilişkin atılı suçtan mahkûmiyet verilmesi gerektiğini belirterek kararı bozmuştur. Yerel mahkeme ise yeniden direnmiş ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gönderilmiştir. Ceza Genel Kurulu, söz konusu suçun dava zamanaşımı süresinin geçtiğini belirterek, sanıklar hakkındaki kamu davalarının düşmesine karar vermiştir. Bu karar, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddelerince verilmiştir.
Ceza Genel Kurulu         2019/586 E.  ,  2020/216 K.

    "İçtihat Metni"

    Kararı Veren
    Yargıtay Dairesi : 5. Ceza Dairesi
    Mahkemesi :Asliye Ceza
    Sayısı : 157-167

    Görevi kötüye kullanma suçundan sanıklar ..., ... ve ..."nin beraatlerine ilişkin Çanakkale 1. Sulh Ceza Mahkemesince 19.07.2011 tarih ve 381-617 sayı ile kurulan hükümlerin, katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 5. Ceza Dairesince 17.02.2016 tarih ve 11901-1751 sayı ile;
    "Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğünde görev yapan sanıkların Harcırah Kanunu ve Başbakanlığın Tasarruf Tedbirleri konulu 2007/3 sayılı Genelgesine aykırı davranmak suretiyle kamunun zararına sebebiyet verdikleri, zararın sonradan giderilmiş olmasının suçun oluşmasına engel olmayacağının anlaşılması karşısında üzerlerine atılı görevi kötüye kullanma suçu sübuta erdiği hâlde atılı suçtan mahkûmiyetlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde beraat hükümleri kurulması" isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
    Çanakkale 4. Asliye Ceza Mahkemesi ise 28.03.2017 tarih ve 157-167 sayı ile bozma kararına direnerek sanıkların önceki hüküm gibi beraatlerine karar vermiştir.
    Direnmeye konu bu kararların da katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09.08.2017 tarihli ve 31027 sayılı "Bozma" istekli tebliğnamesiyle Yargıtay Birinci Başkanlığına gelen dosya kararına direnilen Daireye gönderilmiş, inceleme yapan Yargıtay 5. Ceza Dairesince 24.10.2019 tarih ve 5196-10159 sayı ile; direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına iade edilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanıklara atılı görevi kötüye kullanma suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığının belirlenmesine ilişkin ise de Yargıtay İç Yönetmeliği"nin 27. maddesi uyarınca öncelikle, dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespit edilmesi gerekmektedir.
    İncelenen dosya içeriğinden;
    Çanakkale Valiliği İl İdare Kurulu Müdürlüğünce sanıklar hakkındaki iddianın araştırılması için 02.12.2010 tarihinde ön inceleme görevlisinin atandığı, Valilikçe 31.12.2010 tarihli ve 78 sayılı karar ile soruşturma izninin verildiği, karara sanıkların itiraz etmesi üzerine Edirne Bölge İdare Mahkemesinin 27.01.2011 tarihli ve 26-22 sayılı kararıyla itirazın reddine karar verildiği,
    Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığının 10.03.2011 tarihli ve 688-203 sayılı iddianamesi ile; ..."nun Çanakkale Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürü, ..."nın İl Müdür Yardımcısı, ..."nin ise Gerçekleştirme Görevlisi olduğu, sanıkların SGK il binasının açılış törenine görevlendirilerek gelen kurum yöneticilerinin ve bazı kurum personelinin 6245 sayılı Harcırah Kanunu’na aykırı şekilde görevlendirme onayı olmadan yakınlarıyla birlikte beş yıldızlı otelde konaklamasına sebep olarak toplam 49 konaklama ve oda servisi giderleri ile bazı harcamaların kurumun temsil ve tanıtım giderleri kaleminden ödenmesine neden olarak kurumu zarara uğrattıkları iddiasıyla TCK’nın 257/1 ve 53. maddelerinin uygulanması istemiyle kamu davası açıldığı,
    Sanıkların sorgusunun 19.07.2011 tarihinde yapıldığı,
    Yerel Mahkemece sanıkların atılı suçtan beraatlerine karar verildiği,
    Anlaşılmaktadır.
    5237 sayılı TCK’nın 67. maddesinin birinci fıkrasında dava zamanaşımını durduran nedenler, izin veya karar alınması, bekletici sorun yahut kanun gereğince kaçak olduğu hususunda karar verilenler olarak sayılmıştır.
    Bu düzenlemeye göre, suçun işlenmesi ile başlayan dava zamanaşımı süresi, izin veya karar alınması için yetkili merciye başvurulduğu ya da bir bekletici sorunun ortaya çıktığı günde yahut kanun gereğince kaçak olduğu hususunda karar verildiğinde duracak, izin veya kararın alındığı tarihte ya da bekletici sorun çözümlendiğinde yahut kaçak olduğuna karar verilenler hakkında bu kararın kaldırıldığı tarihte kaldığı yerden işlemeye devam edecektir. Bu nedenle, durma süresinden önce geçmiş olan süre, durma süresinden sonra işleyen zamanaşımı süresine eklenecektir.
    4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Kanun’un 3. maddesi uyarınca memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında soruşturma izninin istenmesi dava zamanaşımını durduran nedenlerden “izin” hâli ile ilgilidir. Bir memur veya kamu görevlisinin işlediği görev suçu nedeniyle Cumhuriyet savcısının soruşturma izni almak için yetkili makama başvurmasıyla dava zamanaşımı duracak, soruşturma izni verilmesiyle süre kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır. Yine ilgili kurum tarafından ön inceleme görevlisinin atanmasıyla dava zamanaşımı duracak, soruşturma izninin verilmesiyle süre kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.
    5237 sayılı TCK"nın 66. maddesinde; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça kamu davasının maddede yazılı sürelerin geçmesiyle düşeceği düzenlenmiş, maddenin birinci fıkrasının (e) bendinde de beş yıldan fazla olmamak üzere hapis ya da adli para cezasını gerektiren suçlarda bu sürenin sekiz yıl olacağı hüküm altına alınmıştır.
    Aynı Kanun"un 67. maddesinin 3 ve 4. fıkraları uyarınca kesen bir nedenin varlığı hâlinde zamanaşımı, kesilme gününden itibaren yeniden işlemeye başlayacak ve ilgili suça ilişkin olarak kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzayacaktır.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun süreklilik gösteren birçok kararında açıkça vurgulandığı üzere, yargılama yapılmasına engel olup davayı düşüren hâllerden biri olan dava zamanaşımının yargılama sırasında gerçekleşmesi hâlinde, yerel mahkeme ya da Yargıtay, resen zamanaşımı kuralını uygulayarak kamu davasının düşmesine karar verecektir.
    Bu açıklamalar ışığında ön sorun konusu değerlendirildiğinde;
    Sanıklara atılı görevi kötüye kullanma suçunun yaptırımı TCK’nın 257/1. maddesinde 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası olarak öngörülmüş olup, aynı Kanun"un 66/1-e maddesi gereğince bu suça ilişkin asli dava zamanaşımı sekiz yıldır.
    Daha ağır cezayı gerektiren başka bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan ve suç tarihinin 18.03.2009 olduğu eylemle ilgili olarak, sanıklar hakkında dava zamanaşımını kesen en son işlem 19.07.2011 tarihli sorgu olup, ön inceleme görevlisinin atandığı 02.12.2010 ile soruşturma izninin kesinleştiği 27.01.2011 tarihleri arasındaki 1 ay 26 günlük durma süresi de gözetildiğinde, TCK"nın 66/1-e maddesindeki sekiz yıllık zamanaşımı süresi, Ceza Genel Kurulunun inceleme tarihinden önce 13.09.2019 tarihinde dolmuş bulunmaktadır.
    Bu itibarla, Yerel Mahkemenin direnme kararına konu hükümlerinin, gerçekleşen dava zamanaşımı nedeni ile bozulmasına, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, 1412 sayılı CMUK"un, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca karar tarihi itibarıyla uygulanması gereken 322. maddesine göre karar verilmesi mümkün bulunduğundan, 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca sanıklar hakkındaki kamu davalarının dava zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmelidir.
    SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    1- Çanakkale 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 28.03.2017 tarihli ve 157-167 sayılı direnme kararına konu hükümlerin, gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle BOZULMASINA,
    Ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda 1412 sayılı CMUK"un, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca karar tarihi itibarıyla uygulanması gereken 322. maddesine göre karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar ..., ... ve ... hakkındaki kamu davalarının 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,
    2- Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 21.05.2020 tarihinde yapılan müzakerede oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi