Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/9786 Esas 2019/4556 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/9786
Karar No: 2019/4556
Karar Tarihi: 05.03.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/9786 Esas 2019/4556 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararın temyiz edilmesi sonucunda, 3. Ceza Dairesi tarafından incelendiği ve sanıkların temyiz itirazlarının yerinde görüldüğü belirtildi. İlk olarak, kasten yaralama suçundan mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyiz itirazları incelendi. Sanıkların yokluklarında yargılama yapılarak hüküm kurulması, yetersiz adli raporların dayanak olarak kullanılması, silahla tehdit suçundan mahkumiyet hükümlerine ilişkin eksik ceza tayini yapılmış olması, Anayasa Mahkemesi kararı sonrası sanıkların hak yoksunluğu durumunun yeniden değerlendirilmesi gerekliliği gibi sebepler nedeniyle karar bozuldu. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53., 58., ve 106/2-a maddeleri, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 194. ve 196/1. maddeleri ve Anayasa Mahkemesi’nin 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararıdır.
3. Ceza Dairesi         2018/9786 E.  ,  2019/4556 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sanık ..."ın adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkası bulunmadığı ve mahalli mahkemece sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 58. maddesindeki tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının hükmün gerekçe kısmında tartışıldığı görülmekle tebliğnamenin (3) numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
    1) Sanık ... ve .... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    a) Başka suçtan ceza infaz kurumunda bulunduğu anlaşılan ve duruşmalardan bağışık tutulma istemi bulunmayan sanıkların duruşmaya getirtilmeden ya da Segbis ortamında duruşmaya katılmaları sağlanmadan yokluklarında yargılama yapılarak hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 194. ve 196/1. maddelerine aykırı davranılarak sanıkların savunma hakkının kısıtlanması,
    b) Adli Tıp Kurumu uygulamaları ve Dairemizin istikrarlı içtihatlarına göre katılanın yüzünde sabit iz kalıp kalmayacağı yönündeki raporun olay tarihinden en az 6 aylık süre geçtikten sonra yapılacak muayene sonucunda düzenlenmesi gerektiği, katılanın yaralanmasının yüzünde sabit iz niteliğinde olmadığına dair Gediz Devlet Hastanesince, düzenlenen 20.06.2013 tarihli raporun ise olay tarihinin üzerinden 6 ay geçmeden yapılan uzman olmayan hekim muayenesi sonucu düzenlendiği ve Kütahya Adli Tıp Şube Müdürlüğü"nün bu raporu esas alarak oluşturduğu raporunda aynı sebeplerle yetersiz olduğu anlaşılmakla, katılanın tüm tedavi evrakları ve raporlarıyla birlikte en yakın Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğüne sevkinin yapılarak, yaralanmasının yüzde sabit ize neden olup olmadığı yönünde yeniden raporunun aldırılmasından sonra sanıkların hukuki durumunun belirlenmesinin gerektiği gözetilmeden yetersiz rapora dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
    c) Sanık ..."in silahtan sayılan jilet ile katılana vurulduğunun ve sanıkların iştirak halinde eylemlerini gerçekleştirdiklerinin bu nedenle suçta kullanılan silahtan ve meydana gelen neticeden birlikte sorumlu olduklarının sanıkların savunmaları, sanık ..."in ikrarı, katılan beyanı, tanık beyanı ve adli rapor içeriği ile sabit olması karşısında, sanıklar hakkında TCK"nin 86/3-e maddesinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayini,
    d) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas- 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanıkların kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla, BOZULMASINA,
    2) Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    a) Başka suçtan ceza infaz kurumunda bulunduğu anlaşılan ve duruşmalardan bağışık tutulma istemi bulunmayan sanığın duruşmaya getirtilmeden ya da Segbis ortamında duruşmaya katılması sağlanmadan yokluğunda yargılama yapılarak hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 194. ve 196/1. maddelerine aykırı davranılarak sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
    b) Sanığın katılanla yönelik eyleminin 5237 sayılı TCK"nin 106/2-a maddesinde düzenlenen silahla tehdit suçunu oluşturduğu katılan ve tanık beyanı ile sabit olması karşısında, anılan maddenin birinci fıkrasının ilk cümlesi uyarınca hüküm kurularak sanık hakkında eksik ceza tayini,
    c) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla, BOZULMASINA,05.03.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.
































    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.