8. Hukuk Dairesi 2019/3106 E. , 2019/5706 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı üçüncü kişi vekili, müvekkiline ait menkullerin haczedildiğini, haciz mahalli ile borçlunun ilgisinin olmadığını belirterek istihkak iddiasının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı alacaklı vekili, borçlu ve üçüncü kişinin muvazaalı işlemlerle mal kaçırmaya çalıştıklarını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; davacı tarafından kesin süre içinde harç tamamlanmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK"nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.
İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğü tarafından İİK"nin 97/1 maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. İİK"nin 97/6 maddesi gereği prosedürün işletilmemesi halinde, dava açma süresi henüz başlamayacağından 3.kişi, hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar istihkak davasını açabilir. Prosedürün işletilmesi halinde ise icra mahkemesince verilecek kararın ilgiliye tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde davanın açılması gerekir.
Somut olayda, haciz 10.12.2014 tarihinde yapılmıştır. Üçüncü kişi ... haciz yerinde istihkak iddiasında bulunmuştur. İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğü tarafından İİK"nin 97/1 maddesindeki prosedür işletilmiş ve İcra Mahkemesince 24.12.2014 tarihinde verilen takibe devam kararı ilgiliye 23.03.2015 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen, 7 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 07.04.2015 tarihinde dava açılmıştır. Hal böyle olunca Mahkemece davanın süresinde açılmadığından bahisle reddine karar verilmesi gerekirken, süresinde harç tamamlanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi isabetsiz ise de, istem sonuçta reddedildiğinden sonucu itibariyle karar doğru olmuştur.
Davanın usulden reddi halinde, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 7/2. maddesi gereğince, kendisini vekille temsil ettiren davalı alacaklı yararına, maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken, nispi vekalet ücreti takdiri usul ve yasaya aykırı olmakla beraber, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın 1086 sayılı HUMK"un 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
Kabule göre de; Harçlar Yasası"nın 27-28. maddelerine göre; harca tabi davalarda, dava açılırken davacıdan bir başvurma harcı ve nispi harca tabi davalarda nispi karar ve ilam harcının dörtte biri peşin olarak alınır. Dava açılırken, harcın eksik alınmış olması halinde, mahkemece davaya devam olunabilmesi için harcın Harçlar Kanunu"nun 30 ve 33. maddeleri uyarınca tamamlanması yoluna gidilir ve davacıya eksik harcı yatırması için süre verilir. Şayet verilen süreye rağmen eksik harç ikmal edilmez ise dosya işlemden kaldırılır ve HMK"nin 150. maddesi uyarınca süresinde tamamlanarak yenilenmez ise açılmamış sayılmasına karar verilir. Kaldı ki eksik harcın ikmali için davacıya verilen kesin süreye ilişkin ara kararda kesin sürenin sonuçları açıkça ihtar edilmemiş olması nedeniyle usulüne uygun olmayan ara karar gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmesi ... olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişiler vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, hüküm fıkrasının 4. bendindeki “... 2.400,00 TL” rakamlarının çıkartılarak yerine “...600,00 TL maktu .." ibaresinin yazılmasına, hükmün ve gerekçesinin 1086 sayılı HUMK"un 438/son maddesi uyarınca düzeltilen bu şekli ile ONANMASINA, taraflarca İİK"nin 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 11.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.