5. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/12168 Karar No: 2021/7532 Karar Tarihi: 24.05.2021
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/12168 Esas 2021/7532 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2020/12168 E. , 2021/7532 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan muhdesat kamulaştırma bedelinin tespiti ve muhdesatın davacı idareye aidiyeti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 5. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte Kocaeli 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/211 E. - 2018/369 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan muhdesat kamulaştırma bedelinin tespiti ve muhdesatın davacı idareye aidiyeti istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince HMK"nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Aşağıda açıklanan gerekçelerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra, Kocaeli 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/ 211 Esas– 2018/369 Karar sayılı kararının incelenmesinde, Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; davaya konu yapıya 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-h maddesi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp, yıpranma payı da düşülerek, ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumuna göre değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak; Bu nedenle, davalı vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki; 1-Kıymet takdirinde belirlenen ve davalı tarafa ödenmesine karar verilen bedele 30.09.2017 tarihinden karar tarihine, fark bedele ise karar kesinleşinceye kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken bedelin tamamına karar tarihine kadar faiz işletilmesi, 2-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; a) Faize ilişkin 6.paragrafının hükümden çıkartılmasına, yerine (idarenin kıymet takdirinde belirlediği bedel olan 191.207,00-TL’ye 30.09.2017 gününden karar tarihi 19.07.2018 gününe kadar, fark bedel 39.541,00-TL’ye ise 30.09.2017 tarihinden karar kesinleşinceye kadar yasal faiz işletilmesine) cümlesinin yazılmasına, b)Davacıya vekalet ücreti verilmesine ilişkin 12. paragrafındaki (hesaplanan) kelimesinden sonra gelen (2.180,00TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacıya ödenmesine,keza) ibaresinin hükümden çıkartılmasına, Hükmün böylece HMK"nun 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK"nun 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi"ne GÖNDERİLMESİNE, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 24/05/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.