Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/19034 Esas 2020/2975 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/19034
Karar No: 2020/2975
Karar Tarihi: 13.02.2020

Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/19034 Esas 2020/2975 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, \"kasten yaralama\" suçlamasıyla sanığı mahkum etmiştir. Ancak sanık lehine, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı tespit edilemeyen olayda, haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılması gerektiğine karar verilmesi gerektiği ve bu sebeple hükmün bozulması gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme, 5237 sayılı TCK'nin 87/3. maddesi uyarınca uygulanan (2/12) artırım oranının kemik kırığının niteliği ve hayat fonksiyonlarına etkisine göre uygun olduğunu, ancak sanık hakkında tekerrüre esas sabıkası bulunması nedeniyle TCK'nin 58/3. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 87/3, 58/1, 58/3 ve 29. maddeleri, 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321, 326/son ve 6723 sayılı Kanun'un 33. maddeleridir.
3. Ceza Dairesi         2019/19034 E.  ,  2020/2975 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kasten yaralama
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Konya Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 05.05.2015 tarihli raporuna göre, katılanın nazal kemikte Orta (2/6) derecede kemik kırığı için, 5237 sayılı TCK"nin 87/3. maddesi gereğince uygulanan (2/12) artırım oranının, kemik kırığının niteliği ve hayat fonksiyonlarına etkisine göre, Dairemizin süreklilik arz eden uygulamaları ve TCK"nin 3. maddesinde yer alan orantılılık ilkesine uygun olduğu anlaşılmakla, tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
    Sanık hakkında tekerrüre esas sabıkası bulunması nedeniyle, TCK"nin 58/3. maddesi gereğince, TCK"nin 58/1. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanması gerekirken, hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi nedeniyle tekerrür hükümlerinin uygulama imkanının ortadan kaldırılması, aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
    Sanığın savunmalarına, katılan ve tanıkların beyanına göre; ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı tespit edilemeyen olayda, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas ve 2002/367 Karar sayılı kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde şüpheli kalan bu halin sanık lehine değerlendirilmesi gerektiğinin belirtilmesi karşısında, sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, sanık aleyhine temyiz bulunmadığından CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış haklarının dikkate alınmasına, 13.02.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.






























    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.