MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi

Gereği görüşülüp düşünüldü:
TCK"nın 268. maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için; failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanması gerektiği, somut olayda ise bir internet cafede yapılan kimlik kontrolü sırasında hakkındaki yakalama emrinin infazı engellemek için başkasına ait kimlik bilgilerini verdiği ve bu kimlik bilgilerine göre bir adli rapor düzenlendiği anlaşılmakla, suça sürüklenen çocuğun eylemi TCK"nın 206/1. maddesinde tanımlanan "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu” oluşturduğu gözetilerek yapılan incelemede;
Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuğun, eylemine uyan resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nevi itibariyle, TCK"nın 66/1-e ve 66/2. maddelerine göre hesaplanan 5 yıl 4 aylık dava zamanaşımının, son kesici işlem 16.06.2014 günlü hüküm tarihinden inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, 16.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.