Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/7362
Karar No: 2012/4880
Karar Tarihi: 28.05.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/7362 Esas 2012/4880 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, miras bırakan annelerinin davalı ile yaptığı evlilik birliği içinde çeşitli taşınmazlar edindiğini ve annelerinin bu taşınmazların edinilmesine %50 oranında katkısı olduğunu ileri sürerek katkı payı ve katılma alacağı istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, davacıların miras bırakanın yasal mirasçısı olmaları nedeniyle miras hakları bulunduğunu ancak iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Yargıtay ise, annelerinin katkısından kaynaklanan alacak talebini ileri sürmeyen davacıların dava açma hakkının ortadan kalkmadığını belirterek, taşınmazların elde edilmesinde annelerinin katkısının belirlenmesi ve ona göre miras payları ile katılma alacaklarının tespit edilmesi gerektiğine hükmetmiştir. Dava konusu taşınmazların edinildiği döneme göre mal ayrılığı veya katılma rejimi uygulanacağı açıklanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 170. maddesi
- Türk Medeni Kanunu'nun 202, 218, 222, 225, 231, 235 ve 236. maddeleri
- Türk Medeni Kanunu'nun 219, 220/2, 229, 230, 231 ve 236/1. maddeleri
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve 440/I maddeleri
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesi (6100 sayılı yasa)
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi (HUMK)
8. Hukuk Dairesi         2011/7362 E.  ,  2012/4880 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı, katılma alacağı

    ... ve ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı ve katılma alacağı davasının reddine dair Afyonkarahisar Aile Mahkemesinden verilen 02.06.2011 gün ve 99/510 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacılar vekili, miras bırakan anneleri Hesna Çetin ile davalının 1967 yılında evlendiklerini, tarafların yurt dışındaki çalışmalarından elde ettikleri gelir ve birikimlerle evlilik birliği içerisinde Afyon, İzmir, Antalya"da ve Didim ilçesinde çeşitli taşınmazlar edinildiğini, taşınmazların edinilmesine miras bırakan Hesna’nın %50 oranında katkısı bulunduğunu, annelerinin 2003 yılında ölmesi üzerine davalının başka bir kadınla evlendiğini, evlilik birliği içerisinde edinilen malvarlığı üzerinde miras bırakanın katkısından kaynaklanan alacağı nedeniyle miras payları bulunduğunu açıklayarak fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzerine 10.000 TL"nın ölüm tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, davanın yersiz açıldığını, evlilik birliğinin 2003 yılında Hesna’nın ölmesi üzerine son bulduğunu, tarafların Merkez Bankasında ortak hesabının bulunduğunu bu hesap üzerinde tasarruf ettiklerini, TMK.nun yürürlüğe girdiği tarihten sonra edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğunu açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davacıların miras bırakanın yasal mirasçısı olması nedeniyle miras hakları bulunduğu, miras bırakan Hesna’nın sağlığında davalı hakkında herhangi bir talepte bulunmadığı, davacıların davalının çocukları ve muhtemel mirasçıları olduğu ve iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından: taraflar, 14.04.1967 tarihinde evlenmişler, 09.07.2003 tarihinde eşlerden Hesna Çetin ölmüştür. Başka mal rejimi seçilmediğinden eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM. 170 m.), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği ölüm tarihine kadar yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK. m. 202, 225).
    Dava konusu ..., ..... ve ...de bulunan taşınmazlar mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 1986, 1987, 1989, 1991 ve 2000 yıllarında trampa, satış, tahsis ve imar yoluyla, Antalya’da bulunan taşınmazlar ise, 06.02.2003 ve 06.01.2003 tarihinde satış yoluyla davalı ... adına tescil edilmiştir.
    Dava; mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen taşınmazlar bakımından 743 sayılı TKM.nin 170.maddesi uyarınca ölüme bağlı katkı payı alacağı, edinilmiş mallara katılma alacağının geçerli olduğu dönemde alınan taşınmazlar bakımından ise ölüme bağlı mal rejiminin tasfiyesi ve miras hakkından kaynaklanan katılma alacağı isteğine ilişkindir (TMK.nun m. 202, 218, 222, 225, 231, 235 ve 236). Mahkemece yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş ise de, verilen karar dosya kapsamı ile usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
    Şöyle ki; davacılar, davalı ...’in 2003 yılında ölen eşi Hesna’dan olma çocuklarıdır. Davacılar vekili, miras bırakan Hesna’nın taşınmazların alınmasına ve edinilmesine yurt dışındaki çalışmalarından elde ettiği gelir ve birikimlerle %50 oranında katkıda bulunduğunu ileri sürerek istekte bulunmuşlardır. Davacıların davalı ...’in çocukları ve ileride muhtemel mirasçısı olmaları, anneleri Hesna’ın katkısından kaynaklanan alacağı üzerindeki miras payını istemelerine engel oluşturmayacaktır. Annelerinin sağlığındaki katkıdan kaynaklanan alacak talebinde bulunmamış olması yasal mirasçılarının dava açma haklarını ortadan kaldırmayacaktır. Bu nedenle mahkemece yazılı gerekçelerle verilen karar doğru görülmemiştir.
    Mahkemece, iddia ve savunmalar, tanıkların beyanları ile dosya içerisindeki bilgi ve belgeler dikkate alınarak tarafların her birinin yurt dışındaki çalışmalarına ilişkin kayıt ve belgelerin eksiksiz olarak getirtilmesi, mal ayrılığı rejimi döneminde edinilen taşınmazlar bakımından edinildikleri tarihteki, toplam gelirinden tarafların sosyal statüleri ile konumlarına göre yapabilecekleri kişisel harcamaları ile kocanın 743 sayılı TKM.nin 152. maddesi uyarınca evi geçindirme yükümlülüğü uyarınca yapması gereken harcamalar çıktıktan sonra yapabilecekleri tasarruf miktarının ne olacağının belirlenebilmesi için konunun uzmanı bilirkişi kurulundan rapor alınması suretiyle miras bırakan ile davalının çalışmaları karşılığında elde ettikleri gelirle sağlayabilecekleri katkı miktarının ayrı ayrı saptanması, daha sonra toplam tasarruf miktarı karşısında miras bırakan Hesna’nın katkı oranının bulunması, bulunan bu oranın taşınmazın dava tarihindeki değeri ile çarpılarak miras bırakanın katkı payı alacağı ile davacıların miras paylarının tespit edilmesi, ondan sonra uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerekmektedir.
    Antalya’da bulunan 2 parça taşınmaz edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde satın alınarak davalı adına tescil edildiğine göre; bu taşınmazlar yönünden dava , TMK.nun 219 ve 231.maddeleri uyarınca katılma alacağına ilişkindir. Katılma alacağı bakımından mahkemece yapılacak iş; eklenecek değerlerden (TMK. m.229) ve denkleştirmeden (TMK. m.230) elde edilecek miktarlar da dahil olmak üzere davalı kocanın edinilmiş mallarının toplam değerinden, davalı eşin kişisel malından (TMK. 220/2) elde edilen miktar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK m.231) yarısı üzerinden (TMK m.236/1) tarafların kazanılmış hakları ile davacıların miras payları gözetilerek hüküm kurulması gerekirken yasal ve yerinde olmayan gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Davacılar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla
    HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,18,40 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 28.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi