18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/27480 Karar No: 2016/11949 Karar Tarihi: 31.05.2016
Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/27480 Esas 2016/11949 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, ikamet ettiği binanın giriş kapısında asılı olan duyuruları yırtıp atmak suçundan mahkum olmuştur. Ancak, mahkeme kararında suçun oluşumuna ilişkin yeterli delil sunulmadığı için karar bozulmuştur. Kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçu, psikolojik ve ruhsal sükun içerisinde yaşama hakkını korumak için cezalandırılan bir suçtur ve özel kast gerektirir. Maddi unsur ise belirli bir kimseye ısrarla telefon etmek, gürültü yapmak veya hukuka aykırı bir başka davranışta bulunmak şeklindedir. Suçun olası kastla veya taksirle işlenmesi mümkün değildir. Türk Ceza Kanunu'nun \"hürriyete karşı suçlar\" başlıklı yedinci bölümünde 123. madde olarak yer almaktadır.
18. Ceza Dairesi 2015/27480 E. , 2016/11949 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Ceza Genel Kurulu"nun 2013/429 esas ve 2015/34 sayılı kararında açıklandığı üzere, Türk Ceza Kanununun "hürriyete karşı suçlar" başlıklı yedinci bölümünde yer alan 123. maddesinde kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçu; "sırf huzur ve sükûnunu bozmak maksadıyla bir kimseye ısrarla; telefon edilmesi, gürültü yapılması ya da aynı maksatla hukuka aykırı başka bir davranışta bulunulması hâlinde, mağdurun şikâyeti üzerine faile üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir" şeklinde hüküm altına alınmıştır. Madde gerekçesinde açıkça belirtildiği üzere, bu suçla kişilerin huzur ve sükûnunun bozulması hususunda gösterilen davranışlar cezalandırılmakta, bu şekilde psikolojik ve ruhsal sükûn içerisinde yaşama hakları korunmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için özel bir maksatla hareket edilmesi, dolayısıyla ısrarla telefon etmek ya da gürültü yapmak veya aynı amaçla hukuka aykırı başka bir fiilde bulunmak suretiyle kişilerin rahatsız edilmesi ve bu hareketlerin de mağdurun huzur ve sükûnunu bozma amacıyla gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçunun maddi unsuru; belirli bir kimseye ısrarla telefon edilmesi veya gürültü yapılması ya da hukuka aykırı bir başka davranışta bulunulması, korunan hukuki yarar; ısrarlı davranışlarla kişilerin rahatsız edilmeden sükûn içerisinde, huzurlu ve sağlıklı bir şekilde yaşama haklarıdır. Suç oluşturacak eylemler bakımından herhangi bir sınırlama getirilmediğinden, seçimlik hareketli bir suçtur. Suçun manevi unsuru ise özel kast olup, eylemin sırf başkalarının huzur ve sükûnunu bozmak amacıyla gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bu suç, ancak doğrudan kastla işlenebilir. Suçun olası kastla ya da taksirle işlenmesi mümkün değildir. Bu açıklamalar çerçevesinde yapılan incelemede, sanığın ikamet ettiği binanın giriş kapısına asılan duyuruları yırtıp atmak biçimindeki eyleminde, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunda aranan “ısrar”, “sırf huzur ve sükunu bozma maksadı” ve “hukuka aykırı davranış unsurunun” ne şekilde oluştuğu delillere dayalı olarak açıklanmadan, CMK"nın 230/1-b maddesine aykırı davranılması, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas mahkemesine gönderilmesine, 31/05/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.