Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6497
Karar No: 2019/2788
Karar Tarihi: 07.03.2019

TAN ZARAR GÖREN Hazine - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/6497 Esas 2019/2788 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Gerçekli Köyü muhtarı olarak görev yapan sanık zimmet suçundan mahkum edilmiştir. Sanığın, köyün su pompasının elektrik borçlarını ödemek amacıyla köylüden belgesiz olarak topladığı paraları elektrik kurumuna yatırmayarak zimmetine geçirdiği iddiasıyla açılan kamu davasında sanık suçu reddetmiştir. Ancak incelemeler sonucunda su tahsilatında kullanılan bir kısım makbuz koçanlarının kayıp olduğu tespit edilmiştir. Sanığın cezası TCK'nın 61. maddesi uyarınca belirlenirken, temel cezanın ve zincirleme suçtan artırım oranının en üst hadden belirlenmesi hatalı bulunmuştur. Ayrıca, TCK'nın 53/5. maddesi gereğince sanık hakkında cezanın infazından sonra başlamak üzere, hüküm giyilen cezanın yarısından bir katına kadar hak ve yetkisinin yasaklanması gerektiği gözetilmemiştir. Karardaki kanun maddeleri; CMK 260/1, CMK 237/2, 3628 sayılı Kanunun 18. maddesi, TCK 61, TCK 3/1, TCK 43, TCK 53/1-a, TCK 53/5.
5. Ceza Dairesi         2015/6497 E.  ,  2019/2788 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇTAN ZARAR GÖREN : Hazine
    SUÇ : Zimmet
    HÜKÜM : Eylemin zincirleme biçimde icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğunun kabulüyle mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi;
    CMK"nın 260/1. maddesine göre zimmet suçundan açılan kamu davasında katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükmün vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Kanunun 18. maddesindeki "...Hazine avukatının yazılı başvuruda bulunması halinde Maliye Bakanlığı, başvuru tarihinde müdahil sıfatını kazanır." düzenlemesinin verdiği yetkiye ve CMK"nın 237/2. maddesine dayanılarak Hazinenin kamu davasına katılan olarak kabulüne karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Suç tarihinde Gerçekli Köyü muhtarı olarak görev yapan sanığın, köyün su pompasının elektrik borçlarını ödemek amacıyla köylüden belgesiz olarak topladığı paraları elektrik kurumuna yatırmayarak zimmetine geçirdiği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın, belgesiz para toplanmadığını, bazı köylüler ödeme yapmadığından elektrik kurumuna olan borçların tam olarak ödenemediğini, borcunu ödemeyenlerin listesini yeni muhtara verdiğini savunarak yüklenen suçu kabul etmediği, sanıktan sonraki dönemde köy muhtarı olarak seçilen ..."nun ön inceleme evresindeki beyanında, su borçlarının kayıt altına alındığı tahakkuk defterini ibraz edeceğini beyan ettiği halde, 18/12/2012 tarihli kolluk tarafından düzenlenen tutanak içeriğinde bu kişi ile yapılan görüşmede söz konusu defterin bulunamadığından ibraz edilemediğinin bildirildiği, 08/05/2013 tarihli bilirkişi heyet raporunda, su tahsilatında kullanılan bir kısım makbuz koçanlarının kayıp olduğu tespitine yer verilmekle birlikte mevcut makbuzlara göre toplanan para miktarı ile elektrik kurumuna ödenen paralara ilişkin herhangi bir karşılaştırma yapılmadığı nazara alınarak; sanık ve ... yeniden dinlenip, su borçlarının kayıt altına alındığı tahakkuk defterinin neden ibraz edilemediği, bulunması muhtemel yerler ile defterin kaybı nedeniyle Cumhuriyet savcılığına başvuruda bulunulup bulunulmadığı hususları sorularak, söz konusu defterin akıbetinin detaylıca araştırılması, sanık tarafından ibraz edilen borçlu listesinde adı bulunan kişilerin tanık olarak dinlenerek listenin doğruluğunun araştırılması sonrasında dosyanın tüm ekleriyle birlikte kül halinde 08/05/2013 tarihli raporu düzenleyen bilirkişi heyetine tevdi ile mevcut makbuzlara ve tanık beyanlarına göre toplanan para miktarları ile elektrik kurumuna ödenen miktarlar karşılaştırılmak suretiyle sanığın uhdesinde kalan köy parası bulunup bulunmadığı hususunda ek rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeler sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken söz konusu maddenin 1. fıkrasında yedi bent halinde sayılan hususlarla aynı Kanunun 3/1. maddesindeki "Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur." şeklindeki yasal düzenlemeler ile dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek şekilde ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle ilgili kanun maddesindeki cezanın alt ve üst sınırları arasında takdir hakkının kullanılması, temel cezanın ve aynı Kanunun 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin hak ve nesafete uygun bir şekilde tayin edilmesi gerekirken, belirtilen ilkelere ve TCK"nın 3/1. maddesindeki orantılılık ilkesine aykırı olarak, hangi somut verilere dayanıldığı da gösterilmeden, yasadaki ifadelerin aynen tekrarı sonucu temel cezanın ve zincirleme suçtan artırım oranının en üst hadden belirlenmesi,
    TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işlediği kabul edilen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. madde ve fıkrası gereğince, cezanın infazından sonra başlamak üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve E. 2014/140, K. 2015/85 sayılı iptal Kararının Resmi Gazete"nin 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafin ve katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 07/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi