9. Hukuk Dairesi 2016/13961 E. , 2020/2588 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 01.10.1995-30.06.2011 tarihleri arasında davalı işyerinde kablo imalatçısı olarak çalıştığını, mesai saatlerinin haftanın 5 günü 08.00-19.00 saatleri arasında olduğunu, bu çalışma saatleri dışında fazla çalışma yaptığını, fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini, müvekkiline geçirdiği rahatsızlıktan dolayı 4 yıl istirahat verildiğini, buna ilişkin sağlık raporu bulunduğunu, bu istirahat sonunda işe döndüğünde iş akdinin feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini beyanla fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL kıdem tazminatı, 500,00 TL ihbar tazminatı, 200,00 TL fazla mesai ücreti, 300,00 TL AGİ alacağı olmak üzere toplam 2.000,00 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı taraf davaya cevap vermemiş, duruşmalara da katılmamıştır.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Davalı vekili temyiz dilekeçsinde; dava dilekçesinde davalı şirketin ünvan ve adresinin “... Kablo Profil ve Tic. Ltd. Şti.- ... Mah. ... Cad. Aslı Sokak No:4 ...”olarak belirtildiğini, oysa davalı şirketin doğru unvan ve adresinin “... Kablo Profil Sanayi ve Tic. Ltd. Şti - ... Cad. Aslı Sokak No:18/2 ...” olduğunu, dava dilekçesinde hem ünvandaki SANAYİ kelimesinin yer almadığı hem de kapı numarasının 18/2 yerine yanlış bir şekilde 4 olarak yazıldığını, bu hatalı ünvan ve yanlış adrese yapılan 13.11.2013 posta damgalı dava dilekçesi tebligatının da 15.11.2013 günlü “adreste muhatap tanınmıyor” meşruhat ile bila tebliğ geri döndüğünü, bunun üzerine Mahkemenin 20.12.2013 günlü (2) no.lu ara kararı ile “… Ticaret Siciline müzekkere yazılarak davalı şirketin tebligata yarar adres bilgilerinin gönderilmesinin istenilmesine, müzekkereye cevap verildiğinde davalıya yeniden tebligat çıkartılmasına…” karar verildiğini, yazılan müzekkereye gelen 21 Nisan 2014 tarih ve 60322/44388 no.lu cevapta dava dilekçesinde yazılı olduğu şekilde “... Kablo Profil Sanayi ve Tic. Ltd. Şti ‘’şeklinde bir şirket kaydının bulunmadığı, ancak ticaret sicil numarası belirtilen benzer unvanlı firmanın kaydı bulunduğu belirtilerek müvekkili şirkete ait “... Kablo Profil Sanayi ve Tic. Ltd. Şti - ... Cad. Aslı Sokak No:18/2 ...” şeklindeki doğru ünvan ve adresin bildirildiğini, Ticaret Sicilinden hatalı unvan ile sorulan adres bilgisinin Sicil tarafından “kaydı yok ancak benzeri var” şeklinde doğru olarak yanıtlandığını ancak Mahkemece 20.12.2013 günlü 2 no.lı ara kararında adres müzekkeresine cevap verildiğinde “..davalıya yeniden tebligat çıkartılmasına…karar verilmiş olmasına ve “35. Maddeye göre tebligat Kararı” da bulunmamasına rağmen usulünce bir tebligat yapılmaksızın doğrudan 35. Maddeye göre usulsüz tebligatla gıyaplarında yargılama yapıldığını, oysa Tebligat Kanunu’nun 35. Maddesine göre tebligat yapılabilmesi için, yasa ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre öncesinde usule uygun bir tebligatın yapılmış olmasının gerektiğini, kaldı ki 20.12.2013 günlü ara kararında davalıya 35. Maddeye göre tebligat çıkartılmasına ilişkin bir hüküm de bulunmadığını, zaten öncesin de davalı tarafa usulünce yapılmış bir tebligat bulunmadığını, dava sonunda verilen kararın da “... Mahallesi”ne gönderildiğini ve PTT dağıtıcısının:“Her ne kadar 35. Maddeye göre tebligat yapılması istense de adres hatalıdır. ... Mahallesinde Aslı Sk yok, Mahalle Muhtarının tasdikiyle merciine iade 26.06.2015 Serhat Dalgıçer Dağıtıcı, Sami Gökali ... Mah. Muhtarı” imzalı meşruhatı ile Mahkemeye bila tebliğ iade edildiğini, daha sonra karara ilişkin İcra Emrinin 11.03.2016 tarihinde müvekkiline tebliği ile dava ve konudan haberdar oldukları’’şeklinde açıklamalarda bulunmuştur.
Somut uyuşmazlıkta Mahkemece dava dilekçesinin davalı şirket yönünden dava dilekçesinde belirtilen adrese tebliğe çıkarıldığı ancak tanınmadığından bahisle iade edildiği, Mahkemece davalı şirketin adresinin Ticaret Sicil Müdürlüğünden sorulması ve cevap geldiğinde davalıya yeniden tebligat çıkarılmasına karar verildiği, Ticaret Sicil Müdürlüğünden gelen cevapta sorulduğu şekilde “Haskap Kablo Profil sanayi ve Tic. Ltd. Şti’’ isimli bir şirket kaydının bulunmadığı ancak benzer ünvanlı ‘’Haskap Kablo Profil Sanayi ve Tic. Ltd. Şti ‘’nin bulunduğunu ve adresinin de ‘’ Küçük Halkalı Cad. Aslı Sokak No:18/2 Güneşli-Bağcılar” olduğu belirtilerek cevap verildiği, Mahkemece bildirilen adrese doğrudan Tebligat Kanunu 35. Maddesi gereğince tebligat çıkarıldığı ve tebliğ edildiği, Mahkemece yine gerekçeli karar Tebligat Kanunu 35. Maddesine göre tebliğe çıkarılmış ancak tebligat parçasındaki ‘’Her ne kadar 35. Maddeye göre tebligat yapılması istense de adres hatalıdır. ... Mahallesinde Aslı Sk yok, Mahalle Muhtarının tasdikiyle merciine iade 26.06.2015 Serhat Dalgıçer Dağıtıcı, Sami Gökali ... Mah. Muhtarı” imzalı meşruhatı ile Mahkemeye bila tebliğ iade edildiği ve Tebligat Kanunu 35. Maddesine göre tebligatın yapılamadığı, davalı vekilinin temyiz dilekçesinde karara ilişkin icra emrinin 11.03.2016 tarihinde müvekkiline tebliği ile dava ve konudan haberdar olduklarını beyan ettiği anlaşılmaktadır.
Tebligat Kanununun 6099 sayılı Kanunla değişik 35 inci maddesine göre, kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini derhal tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur. Bu takdirde bundan sonraki tebliğler bildirilen yeni adrese yapılır. Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshasının eski adrese ait binanın kapısına asılması yeterli olacaktır. Bu durumda evrakın asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır. Daha önce tebligat yapılmamış olsa dahi, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınarak bu madde hükümleri uygulanır.
Davalıya yapılan tebligatlar yönünden yapılan incelemede; dava dilekçesi ilk olarak bildirilen adrese tebliğ edilmiş ancak adreste tanınmadığından bahisle iade edilmiş ve Mahkemece Tebligat Kanunu 35. Maddesine göre tebligat yapılması yönünde ara karar olmamasına rağmen Ticaret Sicil Müdürlüğünce benzer şirket bilgileri olarak gönderilen adrese Tebligat Kanununun 35. Maddesine göre tebligat yapılmış, gerekçeli karar adres doğru yazıldığı halde başka bir mahalleye gönderilmesi nedeniyle ... Mahallesinde ‘’Aslı Sokak’’ bulunmadığından bahisle iade edilmiş olup , Mahkemece dava dilekçesi ve gerekçeli kararın davalıya tebliği usulüne uygun değildir.
Neticeten, taraf teşkili usulüne uygun olarak sağlanmalı, dava dilekçesi, hükme esas bilirkişi raporu, ıslah dilekçesi davalı vekiline usulüne uygun şekilde tebliğ edilmeli, savunma ve delilleri toplanarak savunma hakkı sağlandıktan sonra dosya kapsamına göre dava konusu talepler hakkında bir karar verilmelidir. Mahkemece usule uygun şekilde taraf teşkili sağlanmadan karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre esasa ilişkin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.