11. Ceza Dairesi Esas No: 2019/9974 Karar No: 2020/2502 Karar Tarihi: 19.03.2020
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/9974 Esas 2020/2502 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Genel Kurulu'nun 10 Nisan 2007 tarihli kararı doğrultusunda, ceza işlerini gören mahkemelerin ağustosun birinden eylülün beşine kadar tatil olacağı belirtilmiş ve adlî tatil içinde görülebilen işler yönünden süre uzaması uygulanmayacağı vurgulanmıştır. Somut olayda ise, adlî tatilde görülemeyen bir davaya ilişkin gerekçeli karar katılan vekiline tebliğ edilmiş ve vekil de hükmü temyiz etmiştir. Temyiz süresi adlî tatilin bittiği tarihten itibaren hesaplanacağı için, vekilin temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek tebliğnamedeki temyiz isteminin süre yönünden reddine karar verilmiştir. Yüklenen suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığına dair mahkemece verilen karar onanmıştır. Kararın dayandığı kanun maddeleri ise, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Yasası'nın 331. maddesinin 1, 2 ve 4. fıkralarıdır.
11. Ceza Dairesi 2019/9974 E. , 2020/2502 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat
Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 10.04.2007 tarih, 2007/78 Esas ve 2007/85 Karar sayılı kararında açıklandığı üzere “Hüküm tarihinde yürürlüğe girmiş bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Yasasının 331. maddesinin 1. fıkrasında: ceza işlerini gören makam ve mahkemelerin her yıl ağustosun birinden eylülün beşine kadar tatil olunacağı, 2. fıkrasında: anılan makam ve mahkemelerin bu süre içinde, sadece soruşturmaları, tutuklu işlere ilişkin kovuşturmaları ve ivedi sayılacak diğer hususları yerine getirecekleri belirtilmiş, 4. fıkrasında ise: adlî tatile rastlayan sürelerin işlemeyeceği, bu sürelerin tatilin bittiği günden itibaren üç gün uzatılmış sayılacağı ifade edilmiştir. Bu düzenlemelere göre, adlî tatil içinde görülebilen işler yönünden 4. fıkra hükmü uygulanmayacak, bu tür dava ve işlerle ilgili süreler adlî tatil içinde de işleyecektir. Sürenin uzaması kuralının uygulanabilmesi için, adlî tatil içinde görülemeyen dava ve işlerle ilgili kararın tebliğinin tatilden önce gerçekleştirilmesi, işlemeye başlayan sürenin adlî tatil içinde sona ermesi gerekir. Bu takdirde tatilden önce işleyen kısma bakılmaksızın, süre, adlî tatilin bittiği günden itibaren üç gün uzayacaktır. Öte yandan, adlî tatilde görülemeyen davalarla ilgili kararların, adlî tatile rastlayan dönemde tebliği geçerlidir. Ancak adli tatilde süre işlemeyeceği için, bu durumda mehil adlî tatilin bitiminden itibaren başlayacaktır.” şeklindeki kararı göz önünde bulundurularak somut olay değerlendirildiğinde; yargılaması adlî tatil içinde yapılamayan bir davaya ilişkin gerekçeli karar 28.08.2015 tarihinde katılan vekiline tebliğ edilmiş, katılan vekili de 07.09.2015 tarihinde hükmü temyiz etmiştir. Adlî tatil içinde süre işlemeyeceğinden, yedi günlük temyiz süresinin adlî tatilin bittiği tarihten itibaren hesaplanması gerekir. Bu durumda, katılan vekilinin 07.09.2015 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek tebliğnamedeki temyiz isteminin süre yönünden reddine ilişkin görüşe iştirak edilmemiştir. Yüklenen suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı, dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek, mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 19/03/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.