12. Hukuk Dairesi 2015/26880 E. , 2016/2953 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Satış ilanında, ihale konusu aracın KDV oranının %18 olarak gösterildiği, aracın, ihalede şikayetçi tarafından satın alındığı, ihale sonrasında şikayetçinin, icra müdürlüğünden aracın tâbi olduğu KDV oranının %18 değil, %1 olduğunu ileri sürerek %1 oranında KDV alınmasını talep ettiği, icra müdürlüğünün talebi reddetmesi üzerine, ret kararının iptali için icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece icra müdürlüğü işleminin usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
KDV miktarına ilişkin şikayet başvuruları, İİK"nun 16/2. maddesi uyarınca bir hakkın yerine getirilmemesi mahiyetinde olup, süreye tâbi değildir.
3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu"nun 1. maddesinde; “Türkiye’de yapılan aşağıdaki işlemler katma değer vergisine tâbidir” düzenlemesi yer almaktadır. Aynı Kanun"un 1/3-(d) bendinde; müzayede mahallerinde ve gümrük depolarında yapılan satışların katma değer vergisine tâbi olduğu hükme bağlanmış olup, 15 ve 48 seri no"lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğleri"nin, müzayede mahallinde yapılan satışları düzenleyen bölümünde ise; cebri icra, izaleyi şuyu, ipoteğin paraya çevrilmesi ve tasfiye gibi nedenlerle müzayede mahallerinde yapılan açık artırma, pazarlık ve diğer şekillerdeki satışların, katma değer vergisine tâbi olduğu açıkça belirtilmiştir. Yasa maddesi ve uygulamaya ilişkin tebliğler birlikte değerlendirildiğinde;müzayede mahallerinde yapılan aleni ve özel satışlar ile cebri satışların, ticari olup olmadığına bakılmaksızın katma değer vergisine tâbi olması gerekmekte olup, Danıştay’ın kararları da bu yöndedir. Uygulamada cebri icra satışlarında katma değer vergisi alınmakta olup, Katma Değer Vergisi Kanunu"nda cebri icra ile ilgili özel bir düzenleme mevcut değildir. Cebri icradaki katma değer vergisi alımı, Katma Değer Vergisi Kanunu"nun 1/3-d bendi uyarınca yapılmaktadır.
Mal ve hizmetlere uygulanacak katma değer vergisi oranları, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu"nun 28. maddesine dayanılarak hazırlanan Bakanlar Kurulunun Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranlarının Tespitine İlişkin Kararın birinci maddesinde belirlenmiştir. Söz konusu Bakanlar Kurulu Kararı"nın 1/1-a maddesi uyarınca; ekli (I) ve (II) sayılı listelerde yer alanlar hariç olmak üzere, vergiye tâbi teslim ve hizmetler için uygulanacak katma değer vergisi oranı %18 olarak tespit edilmiş olup, anılan Karara ekli (I) sayılı listenin 8. sırasında yer alan nitelikteki motorlu taşıtlar için ise %1 oranında katma değer vergisi alınacaktır.
Katma Değer Vergisi Kanunu’na göre, katma değer vergisine tâbi olan müzayede mahallerinde ve gümrük depolarındaki satışlar, memurlukça açık artırma usulü ile yapılmaktadır. Satışın yapıldığı yer, müzayede mahalli durumundadır. Verginin alınması için, nerede olursa olsun satışın açık artırma ile yapılması yeterlidir. Satışın yapılması ile vergiyi doğuran olay meydana gelmekle, kesin satış bedeli de verginin matrahını teşkil etmektedir. Satış kesinleşmeden, katma değer vergisi borcunu ödeme yükümlülüğü doğmaz.
O halde mahkemece, şikayetin mahiyetine göre usulüne uygun olarak duruşma açılıp, yukarıda değinilen yasal düzenleme ve açıklamalar gözetilerek, ihalesi yapılan aracın katma değer vergisine esas niteliğinin ve fiili durumunun belirlenmesi, ihale konusu araç hakkında uygulanacak katma değer vergisi oranının ilgili kurumlardan sorulması, gerektiğinde araç üzerinde uzman bilirkişi aracılığı ile keşif yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; evrak üzerinde eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.