20. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/4983 Karar No: 2014/7309 Karar Tarihi: 09.09.2014
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/4983 Esas 2014/7309 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2014/4983 E. , 2014/7309 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Orman Yönetimi vekili ve müdahil Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R
Davacı Orman Yönetimi, tapuda davalı adına kayıtlı 814 parsel sayılı 1650 m² yüzölçümlü taşınmazın, orman sayılan yerlerden olduğunu iddia ederek, tapu kaydının iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında Hazine davaya katılmıştır. Mahkemece, davanın açıldığı tarihte davalının ölü olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 16/04/2013 gün 2013/31-4490 sayılı kararı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: “Somut olayda; dava açıldığı tarihte davalının ölü olduğu anlaşılmakta ise de, yargılama sırasında davalının mirasçıları davaya dahil edilerek dava şartı eksikliği giderilmiş olduğundan, mahkemece işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi davanın pasif husumetten reddine karar verilmiş olması usûl ve kanuna aykırı olduğu"na değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı Orman Yönetimi vekili ve müdahil Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Dava konusu taşınmazın, yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında adına tesbit ve tescil edildiği ve taşınmazın bulunduğu köyde orman kadastrosunun yapılmadığı anlaşılmaktadır. Ne var ki, dava konusu taşınmazın bulunduğu yapılan orman kadastrosunda dava konusu taşınmazın ve bir kısım taşınmazların orman sınırları içine alındığı ve yılında yapılan genel arazi kadastrosunda ada 1 parsel nolu orman niteliğiyle kadastro tespit tutanağı düzenlenen taşınmazın çapı içinde kaldığı, bu durumda yapılan orman kadastrosunun dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde ilân edilmediği için kesinleşmiyeceği, ayrıca, daha önceden kadastro yapılan yerlerde kadastro yapılamıyacağı ve yapılan kadastronun 2. kadastro olduğu ve 3402 sayılı Kanunun 22. maddesi gereğince bu kadastronun hükümsüz sayılacağı ve TMK"nun 1026. maddesine göre işlem yapılacağı, dava açılmasa dahi tapu müdürlüğünce re"sen iptal edileceğinden ve uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine
uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Yönetimine yükletilmesine, harç alınmasına yer olmadığına 09/09/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.