20. Hukuk Dairesi 2014/4533 E. , 2014/7305 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Gemlik 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/12/2013
NUMARASI : 2013/195-2013/13
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Y.. A.. vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 13.06.2013 tarihli dava dilekçesinde; Yalova İli, A. İlçesi K. Ç.i Mevkii 8018 ve 8020 parsel sayılı taşınmazın hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmış olup, 2009 yılında yapılan kadastro güncelleme çalışmaları sırasında niteliğine uygun olmayarak, "Ormana Tahsislidir" kaydı düşüldüğünü, bu kaydın gerçek durumla alakasının olmadığını, müvekkili Y.. A.."ın zilyedliğinde olduğunu ileri sürerek, taşınmaz kayıtlarından "ormana tahsislidir " şerhinin kaldırılarak, Hazine adına olan kaydın iptaliyle müvekkili Y.. A.."ın zilyetliğinin tespiti ile müvekkili adına tesciline karar verilmesi talebiyle dava açmıştır.
Davalı Orman Yönetimi vekili cevap dilekçesi ile 8018 ve 8020 sayılı parsellerin kesinleşen orman sınırları içinde kaldığını ileri sürerek orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, dava konusu parsellerin 7039 sayılı parselden ifraz olunduğu ve 7039 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin ise 29.01.1990 tarihinde kesinleştiği, Kadastro Kanununun 12. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yörede 1947 yılında kesinleşen orman kadastrosu, 1977 yılında kesinleşen 2/B uygulaması, 1989 yılında kesinleşen genel arazi kadastro çalışması vardır. Taşınmazlar 1989 yılında 7039 parsel numarası verilerek 62600 m2 yüzölçümüyle 2/B uygulaması nedeniyle, tarla niteliğiyle Hazine adına tespit edilmiş, daha sonra 2009 yılında yapılan güncelleme çalışmasında yine aynı nitelikle 8018, 8019 ve 8020 sayılı parsellere ifraz edilmiştir.
Mahkemece yazılı şekilde karar verilmişse de, karar dosya kapsamına uygun düşmemektedir; yapılan araştırma ve inceleme de hükme yeterli değildir.
Şöyle ki; dava dilekçesinden güncelleme işlemine itiraz edildiği sonucu çıkmaktaysa da, yörede güncelleme çalışması yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa ne zaman yapıldığı, çekişmeli taşınmazların ne gibi bir işlem gördüğü, işlemin ne zaman ilan edildiği anlaşılamamaktadır. Çekişmeli taşınmazlar 7039 sayılı parselden ifrazen oluşmuş olup, 7039 sayılı parselle ilgili bir itiraz bulunmadığından Kadastro Kanununun 12/3. maddesine göre 10 yıllık süreden davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. İfrazen 2010 yılında oluşan tapu kayıtları incelendiğinde; 8018, 8019 ve 8020 sayılı parsellerin tümünün tarla niteliği ile Hazine adına tescil edilmiş olduğu anlaşılmakta; ormanla ilgili şerhin silinmesi talep edilmişse de, tapu kayıtlarında ormanla ilgili bir şerh görünmemektedir. Dosyaya getirtilen orman tahdit haritasına göre; 8018 sayılı parsel orman sınırı içinde, 8019 sayılı parsel 2/B alanı içinde, 8020 sayılı parsel tahdit dışı alan olarak işaretlidir.
Mahkemece, doğru sonuca ulaşılabilmesi için, yörede 2/B güncelleme çalışması yapılıp yapılmadığı, çekişmeli taşınmazların ne gibi bir işlem gördüğü, işlemin ne zaman ilan edildiği, kısaca güncellemeye ilişkin tüm belgeler getirtilmeli, davacıya talebi açıklattırılmalı, tapu kayıtları tüm şerhleri içerir biçimde yeniden istenmeli, bir fen elemanı, bir orman bilirkişi aracılığıyla keşif yapılarak, 2/B haritalasının ölçeği güncelleme paftası ölçeğine bilgisayar ortamında çevrildikten sonra, komşu ve yakın komşu parseller ve değişik açı ve uzaklıkta en az 10 ve 12 OS noktası görülecek şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunun işaretlendiği müşterek imzalı rapor kendilerinden alınarak dosya içine konulmalı, Gemlik 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/490 ve bununla birleşen 2011/904, 2013/183 sayılı dosyalarının da bu parsellerle ilgili olduğu bildirildiğinden bu dosyalar getirtilip incelenmeli, bundan sonra elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usûl ve kanuna uygun olmayan hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 09/09/2014 günü oy birliği ile karar verildi.