Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/361 Esas 2014/7293 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/361
Karar No: 2014/7293

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/361 Esas 2014/7293 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/361 E.  ,  2014/7293 K.

    "İçtihat Metni"


    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, 24.06.2010 tarihli dava dilekçesinde sınırları yazılı, 4500 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, 3402 sayılı Kanunun 14. ve 17. maddelerinde yazılı şartların davacı lehine gerçekleştiğini ileri sürerek, Medenî Kanunun 713. maddesine göre davacı adına tescili istemiyle dava açmış; de cevap dilekçesinde taşınmazın zilyedlikle kazanılacak yerlerden olmadığını bildirerek adına tescilini istemiştir.
    Mahkemece, zilyedlik koşulları oluşmadığından davanın reddine, davasının kabulüne, 20.06.2012 tarihli krokide (A) harfi ile işaretli 4242,50 m2 taşınmazın bahçe niteliği ile adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, Medenî Kanunun 713. maddesine göre açılan tescil istemine ilişkindir.
    Yörede, 1941 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastro çalışması ile 1978 ve 1989 yıllarında yapılıp kesinleşen aplikasyon, 2. madde ve 2/B madde uygulamaları vardır. Arazi kadastrosu 1956 yılında yapılmış, çekişmeli taşınmaz bu çalışmada “çay boşluğu” olarak tesbit harici bırakılmıştır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporlarına göre, çekişmeli taşınmazın 1992 yılından beri ecrimisil ödenmek suretiyle kullanıldığı, malik sıfatıyla zilyedlik bulunmadığı gibi; taşınmazın ilk kez imar planı kapsamına alındığı 1983 yılı itibarıyla da 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddelerinde yazılı imar ve ihyaya dayalı zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığı saptanarak yazılı biçimde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmadığına göre, davacının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 09/09/2014 günü oy birliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.