8. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/7743 Karar No: 2012/4771 Karar Tarihi: 24.05.2012
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/7743 Esas 2012/4771 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacılar, 33 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile kendi adlarına tapuya tescil edilmesi için dava açmıştır. Mahkeme, kazanma koşullarının olduğu gerekçesiyle davayı kabul etmiştir. Ancak dava konusu parsele ait tutanak 28.03.1977 tarihinde kesinleşmiştir ve dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin kaçırılmasından sonra açılmıştır. Hak düşürücü süre tüm def'i ve itirazlardan önce nazara alınır. Bu nedenle, davanın hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle reddedilmesi gerekmektedir. Ancak mahkeme, işin esasına girilerek hüküm kurmuştur. Bu nedenle davalının temyiz itirazları kabul edilmiş ve hüküm bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi, HMK'nun Geçici 3. maddesi ve HUMK'nun 428. maddesi.
8. Hukuk Dairesi 2011/7743 E. , 2012/4771 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ve müşterekleri ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 14.02.2011 gün ve 108/206 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R
Davacılar kadastrodan önceki hukuki nedene dayanarak dava konusu 33 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile adlarına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava konusu parsele ait tutanak 28.03.1977 tarihinde kesinleşmiştir. İncelenmekte olan dava ise 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin kaçırılmasından sonra 29.02.2008 tarihinde açılmıştır. Anılan maddedeki 10 yıllık süre hak düşürücü nitelikte olup, olumsuz dava koşuludur. Hak düşürücü sürenin gerçekleşmesi, için esasının incelenmesini önler. Hak düşürücü süre tüm def"i ve itirazlardan önce nazara alınır. Bu nedenle; yargılama bitinceye dek hak düşürücü sürenin geçtiği taraflarca ileri sürülebileceği gibi, görevden ötürü hakim tarafından kendiliğinden de gözönünde tutulur. Davanın hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması kanuna aykırıdır. Davalının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428. maddesi hükmü uyarınca BOZULMASINA ve 148,50 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 24.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.