Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6326
Karar No: 2014/7275

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/6326 Esas 2014/7275 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/6326 E.  ,  2014/7275 K.

    "İçtihat Metni"

    ...
    Taraflar arasındaki 6831 sayılı Kanunun 11. maddesine göre tapuya dayalı olarak 10 yıllık süre içinde açılmış orman kadastrosuna itiraza ilişkin davadan dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 09/04/2013 gün ve 2013/2019 - 2013/4118 sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davacı ... Demirkan vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili 09/06/2000 havale tarihli dilekçesiyle, ... mevkiinde bulunan ve Aralık 1942 tarih ve 42 sıra numarasında kök muris ... adına kayıtlı taşınmazın orman olmadığı halde 1990 yılında yapılan orman kadastrosu ile orman sınırları içine alındığını ileri sürerek, dava konusu taşınmaz ile ilgili yapılan orman kadastrosunun iptali ve tapu kaydı kapsamındaki taşınmazın kök muris mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı ... ... vekilinin temyizi üzerine hüküm Dairece onanmıştır.
    Davacı ... ...vekili bu kez kararın düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, on yıllık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 6831 sayılı Kanuna göre,... Devlet Ormanı serisinde yapılarak 02.12.1966 tarihinde kesinleşen seri usûlde orman kadastrosu ile 19/12/1990 tarihinde kesinleşen aynı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede 1966 yılında yapılıp kesinleşen seri usulde orman kadastro ile 1990 yılında yapılıp kesinleşen önceki tahdidin aplikasyonu ve tahdid görmemiş yerlerde orman kadastrosu ve 2/B madde çalışması bulunduğu halde, mahkemece çekişmeli taşınmazın yörede yapılan hangi tahditle ilk kez tahdit içine alındığı belirlenmemiş, dayanak tapu kaydı uygulanmamış, 3573 sayılı Kanun kapsamında çalışma yapıldığı halde tutanaklar getirtilmemiş, yine taşınmazın 1978 yılında yapılan arazi kadastrosunda tescil harici bırakılma nedeni araştırılmamış ve orijinal arazi kadastro paftası getirtilmemiş, ayrıca en eski tarihli hava fotoğrafı ve memleket haritası da incelenmeden karar verilmiştir. Eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulamaz.
    O halde, Aralık 1942 tarih, 42 sıra numaralı tapu kaydı varsa krokisi, taşınmazın tescil harici bırakılma nedeni araştırılıp, çekişmeli taşınmazı kapsayan 1978 yılı orijinal kadastro
    - 2 -
    2014/6326 - 7275

    paftası ve 3573 sayılı Kanun çalışmalarına ilişkin tutanaklar, orman tahditlerinin işlendiği hava fotoğrafları ile çekişmeli taşınmazın bulunduğu yere ait en eski tarihli hava fotoğrafı ile bu hava fotoğrafından üretilmiş memleket haritası getirtilip, önceki bilirkişiler dışında... ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir harita mühendisinden oluşacak bilirkişi kurulu ile yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız yerel bilirkişiler aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, 05.03.2007 tarihinde yürürlüğe giren ...zahnamesinin 36. maddesinde yazılı “... sınır nokta ve hatlarının arza uygulanmasında; tutanaklardan, orman kadastro haritalarından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon ve röper nokta ve krokilerinden yararlanılır. Sınırlama tutanakları, ölçü değerleri ve orman kadastro haritaları ile zemindeki durum arasında çelişki olduğunda, tutanaktaki kararlar ile orman sınır noktası ve hatlarının yazılı tarifleri esas alınmak suretiyle ölçü, harita ve zemin kontrolü yapılarak gerçek duruma uygun olanı uygulanır” hükmü ile 20.11.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan... Kadastrosu ve 2/B Uygulama Yönetmeliğinin “Teknik İşler” başlıklı...Bölümünde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, 1966 ve 1990 yılı orman kadastroları, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6 - 7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan 1966 ve 1990 yılı orman kadastroları, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeği çevrilerek, çekişmeli taşınmazın 1966 ve 1990 yılı orman kadastroları aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı yönetmelikler ile teknik izahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verilerek taşınmazın hangi tarihte orman kadastrosu sınırları içine alındığı belirlenmeli; şayet çekişmeli taşınmazın 1966 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdidi ile tahdit içine alındığı tespit edilmesi halinde, 10 yıllık süre içinde açılmış bir orman tahdidine itiraz davası bulunmadığından davanın reddine karar verilmelidir.
    Yukarıda belirtilen şekilde yapılacak araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın ilk olarak 1990 yılında yapılan orman kadastrosu ile tahdit içine alındığı belirlenmesi halinde ise, dava 6831 sayılı Kanunun 11. maddesinde öngörülen 10 yıllık süre içerisinde açılmış olacağından en eski tarihli hava fotoğrafı ile bu hava fotoğrafından üretilmiş memleket haritası çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de
    ...
    içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli; davacı tarafın dayandığı Aralık 1942 tarih, 42 sıra numaralı tapu kaydı yerel bilirkişi yardımı, uzman bilirkişi eliyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20. maddesi hükmü uyarınca yöntemine uygun şekilde yerine uygulanmalı, kayıtta tarif edilen sınır yerleri, uzman bilirkişiye düzenlettirilecek haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, tapu kaydında tarif edilen sınır yerlerinden yerel bilirkişice bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde taraflara bu konuda tanık dinletme olanağı sağlanmalı, uzman bilirkişiden keşfi izlemeye, bilirkişi sözlerini denetlemeye imkan verecek şekilde ayrıntılı ve dayanak tapu kaydının hem hudutları hem de 3402 sayılı Kanunun 20/C ve 32/3 maddeleri gereğince miktarı ile geçerli kapsamını gösterir krokili ve gerekçeli rapor alınıp dayanak tapu kaydının kapsamı belirlenmeli; dayanak tapu kaydının mahalline uyduğu tespit edildiği takdirde, dayanak tapu kaydının eski tarihli resmî belgelerde ki nitelendirilmesine göre 3116, 4785 ve 5658 sayılı Kanunlar karşısında hukukî geçerliliğini yitirip yitirmediği değerlendirilmeli, 3573 sayılı Kanuna göre zeytincilik için tesbit, tefrik ve parselasyon yapılan saha içinde bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise imar ihyasının tamamlanıp tamamlanmadığı belirlenmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    Bu itibarla, yukarıda açıklandığı gibi mahkemece verilen karar eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olup, kararın yukarıda belirtilen nedenler ile bozulması gerekirken, yanılma sonucu yazılı şekilde onandığı anlaşıldığından, davacı ... Demirkan vekilinin karar düzeltme itirazının kabulü ile Dairemizin önceki onama kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... Demirkan vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 09/04/2013 gün ve 2013/2019 - 2013/4118 sayılı onama kararı kaldırılarak, 17/09/2002 gün ve 2000/236-2002/383 sayılı yerel mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 08/09/2014 günü oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi