(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2011/34350 E. , 2013/4437 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar vermek, cürüm eşyasının bilerek satın almak
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
A-Sanık ... hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme ile sanık ... hakkında suç eşyasının satın alınması ve kabul edilmesi suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde:
Hükmün mahkeme mührü ile mühürlenmemesi suretiyle CMK"nın 232/7. maddesine aykırı davranılması, yerinde giderilmesi mümkün bir eksiklik olarak değerlendirildiğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Kasten işlemiş oldukları suçlardan dolayı hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanıkların, 5237 sayılı TCK"nın 53/1-c bendinde belirtilen haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yalnızca, kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise 53/3 fıkrası uyarınca mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..."nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından 53. maddenin uygulanmasına ilişkin bölümlerin çıkarılarak, yerlerine "" 53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar;
53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına"" cümlesinin ayrı ayrı eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B- Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1-Hükmün mahkeme mührü ile mühürlenmemesi suretiyle CMK"nın 232/7 maddesine aykırı davranılması,
2-Kollukça yapılan araştırma ve çalışmalar sonucunda hırsızlık suçundan şüphe üzerine yakalandığında suçunu ikrar ederek müştekinin sorumlusu olduğu işyeri niteliğindeki vakıf binasından çalmış olduğu bilgisayar ve monitörleri sattığı şahsı bildirip suça konu bilgisayar ve monitörlerin bulunarak müştekiye iadesini sağladığının anlaşılması karşısında, kısmi iade nedeniyle müştekiden rızası sorularak, sonucuna göre sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168/1-4. maddesinin uygulanma koşullarının tartışılması gerektiğinin düşünülmemesi,
3-Kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK"nın 53/1-c bendinde belirtilen haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yalnızca, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise 53/3 fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 27.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.