
Esas No: 2014/11080
Karar No: 2016/9195
Karar Tarihi: 20.10.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/11080 Esas 2016/9195 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
DAVACILAR : 1-...
2-...
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde, davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, meydana gelen tek taraflı trafik kazasında davacıların davalının trafik sigortacısı olduğu sigortalı araçta yolcu olarak bulunan oğullarını kaybettiklerini, şimdilik anne .... için 35.000,00 TL; baba ....için 15.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının sigorta limiti aşılmamak üzere dava tarihinden işletilecek faizi ile beraber davalıdan tahsilini istemiş, ıslahla talebini yükseltmiştir.
Davalı ... şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davacı ...için 39.795,00-TL ve davalı....için 21.168,00-TL olmak üzere toplam 60.963,00-TL üzerinden davalı ... şirketi sorumlu ise de; ancak olayda Borçlar Kanunu"nun 51. Maddesi uygulanması gerektiğinden, kabul edilen bu rakamlar üzerinden % 25 hakkaniyet indirimi yapılarak sonuç olarak ; davacı ...için 29.847,00-TL ve davalı.... için 15.876,00-TL olmak üzere toplam 45.729,00-TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... şirketinden alınarak davacılara ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp,
...
değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkindir.
HMK 281. maddesinde; “(1) Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.
(2) Mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden, yeni sorular düzenlemek suretiyle ek rapor alabileceği gibi, tayin edeceği duruşmada, sözlü olarak açıklamalarda bulunmasını da kendiliğinden isteyebilir.
(3) Mahkeme, gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabilir.” denilmektedir. Mahkemece her ne kadar HMK 281. maddesi gereğince aktüer raporunun kesinleştiği gerekçesi ile bu rapora itibarla hüküm kurulmuş ise de, anılan maddede itiraz edilmeyen raporun kesinleşeceğine dair bir hüküm bulunmadığı gibi, aksine son fıkrada raporun mahkeme tarafından denetleneceği ve eksiklik görülmesi halinde yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği hususu düzenlenmiştir.
Somut olayda, mahkemece alınan itibar edilen 03.02.2014 tarihli aktüer hesap raporu Dairemiz yerleşik uygulamalarına aykırı olup hüküm kurmaya ve denetime elverişli bir rapor değildir. Şöyle ki; her ne kadar bilirkişi raporunda, desteğin geliri net asgari ücret esas alınarak hesaplama yapıldığı belirtilmiş ise de rapordaki rakamlar denetlenememiştir. Kaza tarihinde 18 yaşında olan desteğin, ... tablosu esas alınarak muhtemel bakiye ömrü belirlenmesinden sonra, aktif ve pasif dönem için maddi zarar hesaplanacaktır. Davacıların gerçek zarar miktarının tespiti yönünden fiilen çalışılacak aktif dönem gelirleri hesabında asgari geçim indirimi tutarlarının da hesaplamaya dahil edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, pasif devre zararının hesaplanması sırasında esas alınan asgari ücret, bir çalışmanın karşılığı değil bir değer taşıyan yaşamsal
...
faaliyetlerin sürdürülmesi karşılığıdır. Bu nedenle ücretli fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indirimi ücretli bir çalışmanın sözkonusu olmadığı pasif devre zararının hesaplanması sırasında dikkate alınmayacaktır. Mahkemece yapılan bu açıklalamalar ışığında gerçek zararın hesaplanması için konusunda uzman aktüer bir bilirkişiden ayrıntılı, açıklamalı, denetime elverişli yeni bir rapor alınarak, varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 20/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.