15. Ceza Dairesi Esas No: 2014/23605 Karar No: 2017/10563 Karar Tarihi: 10.05.2017
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/23605 Esas 2017/10563 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, finansal kiralama sözleşmesi yaparak bir biçerdöver aldı fakat kira borcunu ödemediği için borca da biçerdövere de el konulduğu iddiasıyla hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkum oldu. Temyiz sonucu mahkeme kararı bozuldu ve hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde adli para cezasının da alt sınırdan tayin edilmesi gerektiği belirtildi. Yeniden yapılan değerlendirme sonucu, hükmün o şekilde düzeltilerek onanmasına karar verildi. Kanun maddeleri olarak 155/2, 62/1, 51/2-3-6-7-8, 5237 TCK'nın 61, 52/2 ve 1412 CMUK'nın 321 ve 322. maddeleri geçmektedir.
15. Ceza Dairesi 2014/23605 E. , 2017/10563 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 62/1, 51/2-3-6-7-8 maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükmü sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Müşteki şirket ile sanık arasında 18/04/2008 tarihinde düzenleme şeklinde finansal kiralama sözleşmesi akdedilip sanığa sözleşmede belirtilen biçerdöverin teslim edildiği, sanığın kira borcunu süresinde ödememesi üzerine kendisine 15/06/2009 tarihinde noter aracılığı ile tebliğ yapılarak borcunu ödenmesinin bildirildiği, sanığın borcunu ödemediği ve biçerdöveri de teslim etmediğinin iddia edildiği olayda; sanık, katılan beyanları ve dosya kapsamından sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın suçu işlemediğine ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108-152 sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, bunun gerekçelerinin gösterilmesi, dayanılan gerekçelerin de yasal olması ve dosya içeriğiyle örtüşmesi gerektiği halde mahkemece adli para cezasının gerekçe gösterilmeksizin alt sınırın üzerinde tayin edilmesi suretiyle 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesine aykırı davranılması, 2-Belirlenen hapis cezası, adli para cezasına çevrilirken, uygulama maddesi olarak 5237 sayılı TCK"nın 52/2 maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine aykırı davranılması, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “30 gün”, “25 gün” 500 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerlerine, sırasıyla “5 gün”, 4 gün ve “ 80 TL” ayrıca adli para cezasının belirlenmesine ilişkin kısımdan önce gelmek üzere "TCK"nın 52/2. maddesi gereğince" ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.