20. Ceza Dairesi 2019/486 E. , 2019/5689 K.
"İçtihat Metni"
Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık Mehmet Remzi Uzun hakkında Ankara 34. Asliye Ceza Mahkemesince 28/03/2016 tarihinde verilen 2010/55 esas ve 2010/42 sayılı kamu davasının düşmesine ilişkin ek kararın kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 04/02/2019 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-)Konuyla İlgili Bilgiler:
İncelenen dosyadan;
1)Sanık hakkında açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda Ankara 9.Sulh Ceza Mahkemesinin 15/12/2010 tarihli, 2010/1099 esas ve 2010/1591 sayılı kararı ile sanığın TCK’nın 191/1, 62 ve 50/1-a. maddeleri uyarınca 6.000,00TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ayrıca aynı Kanun’un 191/2 maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, kararın 24/09/2014 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştiği,
2)Rize Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce tedbirin infaz edildiğinin bildirilmesi üzerine, kanun yararına bozma istemine konu Ankara 34. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/03/2016 tarihli, 2010/55 esas ve 2010/42 sayılı ek kararı ile kamu davasının düşürülmesine karar verildiği, kararın 15/04/2016 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında,
“Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan sanık Mehmet Remzi Uzun"un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 62 ve 50/1-a maddeleri uyarınca 6.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanık hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair Ankara 9. Sulh Ceza Mahkemesinin 15/12/2010 tarihli ve 2010/1099 esas, 2010/1591 sayılı kararının infazını müteakip, hükümlünün tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğunun anlaşılması sebebiyle 5237 sayılı Kanun"un 191/5. maddesi gereğince açılan kamu davasının düşürülmesine ilişkin Ankara 34. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/03/2016 tarihli ve 2010/55 esas, 2010/42 sayılı ek kararını kapsayan dosya incelendi.
1- Sanık hakkında verilen 28/03/2016 tarihli düşme kararından önce, 28/06/2014 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile 5237 sayılı Kanun"un 191. maddesinde değişiklik yapıldığı cihetle, sanığın hukukî durumunun yeniden belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesinde;
2- 5237 sayılı Kanun’un 191/7. maddesi uyarınca, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması hâlinde mahkûm olduğu cezanın infaz edilmiş sayılacağı ve Cumhuriyet savcılığınca sadece yerine getirme fişi tanzim edilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğundan bahisle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca Ankara 34. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/03/2016 tarihli ve 2010/55 esas, 2010/42 sayılı ek kararının bozulması istenilmiştir.
C-)Konunun Değerlendirilmesi ve Karar :
Yapılan incelemede;
1- Sanık hakkında verilen 28/03/2016 tarihli düşme kararından önce, 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile 5237 sayılı Kanun"un 191. maddesinde yapılan değişiklikler karşısında sanığın hukuki durumunun yeniden belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
2- 5237 sayılı Kanun’un 191/1. maddesi gereğince hapis/adli para cezasıyla birlikte aynı Kanun’un 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilen sanık hakkında Kanun’un 191/7. maddesi uyarınca, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması halinde mahkum olduğu cezanın infaz edilmiş sayılacağı ve Cumhuriyet savcılığınca sadece yerine getirme fişi düzenlenmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğu gerekçesiyle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; Ankara 34. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/03/2016 tarihli ve 2010/55 esas, 2010/42 sayılı ek kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (c) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 23/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.