11. Ceza Dairesi 2019/1567 E. , 2020/2477 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
HÜKÜM : Sanık ... hakkında 2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan: Ret
Sanıklar ... ve ... haklarında 2008 takvim yılı sahte fatura düzenleme suçundan:Mahkumiyet
Sanıklar ..., ... ve ... haklarında 2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan: Beraat
Sanık ... hakkında 2007 yılında sahte fatura düzenleme suçundan: Mahkumiyet
Sanıklar ... ve ... haklarında 2007-2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından: Beraat Sanıklar ..., ... ve ... hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan: Beraat
Katılan vekilinin 22.06.2015 havale tarihli temyiz dilekçesinin sanık ... dışındaki sanıklara ilişkin olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
1-Sanık ... hakkında 2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan red hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Dosya kapsamındaki Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın 29.01.2013 tarih ve 2013/4045 esas sayılı, 20.06.2012 tarih ve 2012/21502 esas sayılı, 28.09.2012 tarih ve 2012/30866 sayılı birleştirilmesine karar verilen kamu davaları içerisinde sanık ... hakkında 2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan açılan herhangi bir dava olmadığından, verilen bu kararın “yok hükmünde” olduğu ve temyizen incelenecek bir hüküm bulunmadığı anlaşılmakla, dosyanın bu yönüyle incelenmeksizin mahalline İADESİNE,
2-Sanıklar ... ve ... haklarında 2008 takvim yılı sahte fatura düzenleme suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... müdafi, sanık ...‘ın temyiz taleplerinin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak; sanıklara yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezaları artırıcı ve azaltıcı sebebin nitelik ile derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış, sanık ... müdafi ve sanık ...‘ın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükümlerin ONANMASINA,
3-Sanıklar ..., ... ve ... haklarında 2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan beraat hükümleri ile sanık ... hakkında aynı takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık ... müdafi ve katılan vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde ;
Sanıklara yüklenen "2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme" suçunun 213 sayılı VUK"nin 359/b-1. maddesinde öngörülen cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanık ... müdafi ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Kanun"un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri gereğince DÜŞMESİNE,
4-Sanıklar ..., ... ve ... haklarında 2008, sanıklar ... ve ... hakkında 2007-2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
a)Sanıklar ..., ... ve ..."ün 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçunu işlediklerinin iddia ve kabul edildiği olayda, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti için; sahte olarak düzenlendiği iddia olunan faturaların asıllarının, bu faturaları kullanan mükelleflerden veya bu mükelleflerin ve sanıkların bağlı bulunduğu vergi dairesinden sorulmak suretiyle getirtilip dosya içine konulması, faturaların sanıklara gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, kendilerine ait olmadığını söyledikleri takdirde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması, faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ait olmadığının anlaşılması halinde; faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorularak, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi, aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, dava açılmış ise; dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması, faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanıkları tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanıkların bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması, sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile mahkûmiyetine hükmedilmesi,
b)UYAP aracılığı ile MERNİS üzerinden temin edilen nüfus kaydında, sanık ...‘in 21.07.2016, sanık ...‘ın 01.03.2019 tarihinde olmak üzere hükümden sonra vefat ettikleri belirtildiğinden, bu durumun kesin olarak tespiti halinde 5237 sayılı TCK"nin 64. maddesi uyarınca adı geçen sanıklar hakkındaki kamu davalarının düşürülmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı Kanun"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.03.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.