1. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/4891 Karar No: 2021/6039 Karar Tarihi: 26.10.2021
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/4891 Esas 2021/6039 Karar Sayılı İlamı
1. Hukuk Dairesi 2019/4891 E. , 2021/6039 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-BEDEL
Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kiracısı olan davalı ..."ya ... ada ... parselde bulunan 41 nolu bağımsız bölümü satması için 16.05.2011 tarihli vekaletname verdiğini, vekilin aldığı vekaletname ile taşınmazı eşi olan diğer davalı ..."e satış aktiyle temlik ettiğini, davalıların kendisini zararlandırmak için ve muvazaalı olarak bu işlemi yaptıklarını ileri sürerek tapunun iptali ile adına tesciline olmazsa tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalılar, çekişmeli taşınmazın satışı hususunda davacının davalı ... ile anlaştığını ve satış parasının elden nakit olarak ödendiğini, ancak ..."nın Hollanda vatandaşı olmasından kaynaklanan satış prosedürü nedeniyle devrin vekaletname yolu ile diğer davalı ..."e yapıldığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece, “Eldeki dava, Mahkemece, muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak nitelendirilmiş ise de; dava dilekçesinde belirtilen olgulardan ve ileri sürülen hususlardan, davanın vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal sebebine dayandırıldığı açıktır. Dilekçede ileri sürülen muvazaa sözcüklerinin bir bütün halinde temliki işlemlerin geçersizliğinin ileri sürülmesi amacına yönelik bulunduğu düşünülmelidir. Mahkemece, belirtilen hukuki sebebe yönelik bir inceleme yapılmamıştır. ... Hâl böyle olunca; yukarıda açıklanan ilke ve olgular uyarınca araştırma ve inceleme yapılması, taraf delillerinin toplanarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken hatalı hukuki nitelendirme ve noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı biçimde hüküm tesisi isabetsizdir.” gerekçesi ile bozulması üzerine, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde duruşma istemli olarak temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 26.10.2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacı vekili Avukat v.d. gelmedi, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiş olmasında ve özellikle, davalı ...’in 11.07.2018 tarihli duruşmaya katıldığı, ancak davayı takip etmeyeceğini bildirmediği ve bozma sonrası 09.03.2018 tarihli duruşmada taraflara tanık isim ve adresleri dahil diğer tüm delillerini bildirmeleri için 2 haftalık kesin süre verildiği, ancak tanık isimleri bildirilmediği gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalıların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 8.379.88. TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.