Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2017/7022 Esas 2019/2762 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Suç tarihinde Kars ili Karacaören köyü muhtarı olan sanığın, köye ait meranın kiraya verilmesi için Kars İl Mera Komisyonu tarafından 17/05/2007 tarihinde yapılan ihaleyi iptal ettirmek amacıyla köylülerden bir kısmının da imzasını içeren 14/05/2007 ve 17/05/2007 tarihli dilekçeleri vermek ve köye ait merayı 2007 yılı otlatma sezonu için para karşılığı kiraya vermek suretiyle icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen somut olayda; iddianamede yargılama konusu edilen birinci eyleminin dilekçe hakkının kullanılması niteliğinde olduğu, söz konusu dilekçeler ile ilgili değerlendirme yetkisinin idari makamlara ait bulunduğu, bu nedenle isnat edilen bu eyleminin suç oluşturmayacağı, ikinci eylemi nedeniyle görevi kötüye kullanma suçundan cezalandırılabilmesi için norma aykırı davranışın yeterli olmadığı, ayrıca objektif cezalandırma koşullarının gerçekleşmesinin gerektiği, bu kapsamda kişi mağduriyeti ya da kamu zararı veya kişilere haksız menfaat sağlanması unsurlarının oluşup oluşmadığı, varsa ne şekilde oluştuğunun denetime imkan verecek şekilde karar yerinde gerekçeleriyle tartışılması ve sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçelerle yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Kabule göre de;
Sanığın muhtarı olduğu Karacaören köyüne ait meranın kiraya verilmesi için 17/05/2007 tarihinde yapılan ihalenin iptali için çaba sarf etmek suretiyle görevini kötüye kullandığı iddiasıyla 01/02/2008"de iddianame tanzim edildiği; köye ait meranın sanık tarafından 2007 yılı otlatma sezonu için para karşılığı kiraya verilmek suretiyle görevini kötüye kullandığı iddiasıyla 16/02/2009 tarihinde iddianame tanzim edildiği anlaşılmakla, suç ve iddianame tarihlerine göre hukuki kesinti gerçekleşmediği halde sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerekirken iki ayrı görevi kötüye kullanma suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi suretiyle fazla ceza tayini,
Sanık hakkında 01/02/2008 ve 16/02/2009 tarihli iddianamelerle kamu davaları açıldığı, hükmün gerekçe kısmında ihalenin iptali için çaba sarf etmek eylemiyle ilgili kabulde bulunulmadığı halde, iki ayrı suçtan hüküm kurulması,
Suçun 5237 sayılı TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkilerin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edilmesine rağmen sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 05/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.