13. Ceza Dairesi Esas No: 2011/31704 Karar No: 2013/4299 Karar Tarihi: 27.02.2013
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2011/31704 Esas 2013/4299 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hırsızlık suçundan mahkum edilmiştir. Temyiz sonucu verilen kararda, asliye ceza mahkemelerinde duruşmalarda Cumhuriyet Savcısının bulunmayacağına dair geçici 3. madde gereği sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b maddesi yerine aynı Yasa'nın 142/1-e maddesi ile uygulama yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ancak sanığın altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini barındıran kısımlara dair süreler göz önünde bulundurulmadığı için karar bozulmuştur. Hükmün düzeltilmesine karar verilerek, sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar belirli haklardan yoksun bırakılması kararlaştırılmıştır. Kararda bahsedilen kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/1-b ve 142/1-e maddeleri, 53/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2011/31704 E. , 2013/4299 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanığın savunmasının alındığı 07.12.2007 tarihli oturuma ilişkin duruşma tutanağı içeriğinde Cumhuriyet Savcısından görüşünün sorulduğunun anlaşılmasına göre, tutanak başlığında Cumhuriyet Savcısının adına yer verilmemesi sonuca etkili olmadığından ve Cumhuriyet Savcısının duruşmaya katılmadığının kabulü halinde dahi 14.04.2011 gün ve 27905 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı “Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un geçici 3. maddesinde yer alan, 01.01.2014 tarihine kadar asliye ceza mahkemelerinde yapılan duruşmalarda Cumhuriyet Savcısının bulunmayacağına dair düzenleme karşısında telafisi olanaklı olmadığından; sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesi yerine aynı Yasa"nın 142/1-e maddesi ile uygulama yapılması, sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun koşullu salıverme tarihine kadar süreceğinin gözetilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... (...) ..."nun temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından ‘‘TCK’nın 53/1. maddesinin uygulanmasına’’ ilişkin bölüm çıkarılarak, yerine ‘‘53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına’’ cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27.02.2013 gününde oy birliğiyle karar verildi.