Esas No: 2019/740
Karar No: 2021/86
Karar Tarihi: 21.01.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2019/740 Esas 2021/86 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/740
Karar No : 2021/86
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- … Bakanlığı
VEKİLLERİ: Hukuk Müşaviri …
Hukuk Müşaviri Av. …
2- … Valiliği
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sağlık Hizmetleri A. Ş.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMLERİN KONUSU : Danıştay Onbeşinci Dairesinin 10/10/2018 tarih ve E:2016/9134, K:2018/6847 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait … Tüp Bebek Merkezinde kısmi zamanlı anestezi ve reanimasyon uzmanı çalıştırma isteminin reddine ilişkin Konya Valiliğinin … tarih ve … sayılı işlemi ile bu işlemin dayanağı olan 30/09/2014 tarih ve 29135 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Üremeye Yardımcı Tedavi Uygulamaları ve Üremeye Yardımcı Tedavi Merkezleri Hakkında Yönetmelik'in 30. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin birinci cümlesinde yer alan “kadrolu çalışan ve sorumlu olmayan” ibaresinin, ikinci cümlesinde yer alan “Planlama kapsamındaki özel sağlık kuruluşlarında çalışan ve” ibaresinin ve üçüncü cümlesinde yer alan “kadrolu olarak” ibaresinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onbeşinci Dairesinin 10/10/2018 tarih ve E:2016/9134, K:2018/6847 sayılı kararıyla;
3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'nun 3., 9. ve Ek 11. maddeleri ile dava konusu işlemlerin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan haliyle 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 40. maddelerine dayanılarak, çocuk sahibi olamayan evli çiftlerden, tıbben uygun görülenlerin üremeye yardımcı tedavi metotları vasıtasıyla çocuk sahibi olmaları için yapılacak uygulamanın esaslarını, bu uygulamayı yapacak merkezlerin açılması, çalışması ve denetlenmesi ile ilgili usul ve esasları düzenlemek amacıyla Üremeye Yardımcı Tedavi Uygulamaları ve Üremeye Yardımcı Tedavi Merkezleri Hakkında Yönetmelik'in 30/09/2014 tarih ve 29135 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiği;
Anılan Yönetmeliğin dava konusu 30. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin birinci cümlesinde yer alan “kadrolu çalışan ve sorumlu olmayan” ibaresi, ikinci cümlesinde yer alan “Planlama kapsamındaki özel sağlık kuruluşlarında çalışan ve” ibaresi ve üçüncü cümlesinde yer alan “kadrolu olarak” ibaresi incelendiğinde;
1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San'atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun'un 12. maddesinin 3. fıkrasının ilk cümlesi uyarınca, tabip, diş tabibi ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olanların, anılan maddenin ikinci fıkrasının her bir bendi kapsamında olmak kaydıyla ve başka bir sınırlama olmadan, birden fazla sağlık kurum ve kuruluşunda çalışabilme hakkına sahip olduğu;
Dava konusu düzenlemelerde, müstakil merkezlerde çalışan hekimlerin, bulunduğu ilde planlama kapsamındaki diğer özel sağlık kuruluşlarında/merkezlerde kadro dışı geçici çalışmasının, görev yaptığı müstakil merkezde kadrolu olması ve sorumlu olmaması şartına bağlandığı; tabip ve uzman tabiplerin üremeye yardımcı tadavi merkezlerinde kadro dışı geçici çalışabilmesinin planlama kapsamında herhangi bir özel sağlık kuruluşunda çalışma şartına bağlandığı ve son olarak hekimin kadrolu çalıştığı kuruluştan ayrılması halinde kadro dışı geçici çalışmaya azami üç ay süre ile devam edebileceği, bu sürenin sonunda planlama kapsamında herhangi bir özel sağlık kuruluşunda kadrolu olarak çalışmaya başlamaz ise kadro dışı geçici çalışma belgesinin iptal edileceği yönünde kurallara yer verildiği;
Bu haliyle, dava konusu düzenlemeler ile 1219 sayılı Kanun'da olmayan bir koşul getirilerek, üremeye yardımcı tedavi merkezinde ya da bir özel sağlık kuruluşunda kadro dışı geçici çalışabilmenin, bir üremeye yardımcı tedavi merkezi veya özel sağlık kuruluşunda kadrolu çalışma şartına bağlandığı ve tabiplik mesleğinin, tabibe verdiği çalışma hakkının, 1219 sayılı Kanun'un 12. maddesindeki sınırlamaları aşar nitelikte engellendiği, dava konusu düzenlemelerde hukuka uyarlık bulunmadığı;
Davacı şirkete ait … Tüp Bebek Merkezinde kısmi zamanlı anestezi ve reanimasyon uzmanı çalıştırma isteminin reddine ilişkin Konya Valiliğinin … tarih ve … sayılı işleme gelindiğinde ise;
Davacı tarafından, 01/07/2016 tarihli dilekçe ile Konya Valiliği İl Sağlık Müdürlüğüne başvurularak ve anestezi ve reanimasyon uzmanı doktorun herhangi bir sağlık kuruluşunda çalışmadığı belirtilerek şirketlerine ait … Tüp Bebek Merkezinde yarı zamanlı çalışmasına izin verilmesi isteminde bulunulduğu, İl Sağlık Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile Üremeye Yardımcı Tedavi Uygulamaları ve Üremeye Yardımcı Tedavi Merkezleri Hakkında Yönetmelik'in 30. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi gereği, adı geçen hekimin herhangi bir sağlık kuruluşunda kadrolu çalışmadığı için davacı şirkete ait merkezde kadro dışı geçici çalışamayacağının bildirilmesi üzerine davanın açıldığı;
Dava konusu işlemin, hukuka aykırılığı yukarıda tespit edilen Yönetmeliğin 30. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendine dayanılarak tesis edildiği, bu nedenle anılan işlemde de hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu düzenleyici işlemin ve bireysel işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idarelerden Sağlık Bakanlığı tarafından, sağlık kuruluşlarının ülke genelinde dengeli dağılımının amaçlandığı, bu nedenle planlama ilkelerinin belirlendiği ve hekimlerin diledikleri şekilde kadro dışı geçici çalışmaları engellenerek sağlık hizmetinin etkin ve verimlilik ile sürdürülmesinin sağlandığı, dava konusu Yönetmelik maddesinde ve bu maddeye dayanılarak tesis edilen işlemde üst hukuk normlarına ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
Davalı idarelerden Konya Valiliği tarafından ise, davanın süresinde açılmadığı, dava konusu işlemin Yönetmelik uyarınca tesis edildiği ve hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Üye …'ın, davacı tarafından 01/07/2016 tarihinde Konya Valiliği İl Sağlık Müdürlüğüne yapılan başvurunun … tarih ve … sayılı işlem ile reddedildiği, bu işlemin ardından davacının 29/07/2016 tarihinde anılan idareye ikinci kez başvurduğu ve bu başvuru dilekçesinde anılan işlemden haberdar olduğunu açıkça belirttiği, işbu davanın … tarih ve … sayılı işlem ile dayanağı Yönetmelik maddesinin iptali istemiyle açıldığı, bu haliyle davacının dava konusu işlemi en geç 29/07/2016 tarihinde öğrendiği, bu tarihten itibaren 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. ve 10. maddeleri uyarınca altmış gün içinde, en son 27/09/2016 tarihinde, dava açılması gerekirken bu süre geçtikten sonra 30/09/2016 tarihinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği yolundaki oyuna karşılık; davacı tarafından davalı idareye yapılan 29/07/2016 tarihli başvurunun ilk başvuru ile elde edilmek istenilen sonuca ilişkin olduğu ve bu başvurunun da yine dava konusu Yönetmelik uyarınca … tarih ve … sayılı işlemle reddedildiği ve ikinci başvurunun dava konusu işlemden bağımsız olmadığı, dolayısıyla sürecin davalı idarenin ikinci kez başvuruyu reddetmesi ile tekemmül ettiği anlaşılmakta olup, davanın, 12/08/2016 tarihinden sonra altmış günlük dava açma süresi içinde açılmış olması nedeniyle davada süre aşımı bulunmadığına oyçokluğu ile karar verilerek, işin esasına geçildi:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarelerin temyiz istemlerinin reddine,
2. Dava konusu … tarih ve … sayılı işlemin ve dayanağı Yönetmelik maddesinin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Onbeşinci Dairesinin temyize konu 10/10/2018 tarih ve E:2016/9134, K:2018/6847 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 21/01/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.