Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/12359
Karar No: 2016/9034
Karar Tarihi: 17.10.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/12359 Esas 2016/9034 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/12359 E.  ,  2016/9034 K.

    "İçtihat Metni"

    ...
    Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı .... Şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili; müteveffa sürücü ....sevk ve idaresinde bulunan davalı ....tarafından sigortalı aracın seyir halinde iken, ... sevk ve idaresindeki davalı .... tarafından sigortalı araçla çarpışması neticesinde davacıların murisi ... hayatını kaybetmiş olması neticesinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davacı eş için 2.000 TL, çocuklar için 1.000 TL"şer olmak üzere 5.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının ve 2.000 TL cenaze ve defin giderinin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davacılar vekili; 20.12.2013 tarihli dilekçe ile dava değerini 334.345 TL olarak ıslah etmiş ve cenaze ile defin giderleri talebinden feragat etmiştir.
    Davalı ... vekili; davalı sigortanın poliçe limiti ile sigortalının kusuru oranında sorumlu olduğunu, kusur ve hesap konusunda uzman bilirkişiden rapor alınması gerektiğini,...arafından davacılara ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılmasını ve dava tarihinden itibaren faiz istenebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ...vekili; davalı sigortanın poliçe limiti ile sigortalının kusuru oranında sorumlu olduğunu, davacıların murisinin kusurlu olması nedeniyle talepte bulunamayacağını, kusur ve hesap konusunda uzman bilirkişiden rapor alınması gerektiğini, ...
    ...
    tarafından davacılara ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılmasını ve ceza dosyasının kesinleşmesinin beklenilmesinin gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile cenaze ve defin giderleri yönünden açılan davanın feragat nedeniyle reddine; davacı ... için 147,611,00 TL, davacı ....çin 18.293 TL, davacı ... için 22.689,00 TL ve davacı ... için 36.405 TL olmak üzere toplam 224.998 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... alınarak bu davacılara verilmesine; davacı ... için 71.738 TL, davacı ... için 8.890 TL, davacı ... için 11.027 TL ve davacı....çin 17.692 TL olmak üzere toplam 109.347 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... alınarak bu davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ...vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere göre davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
    Bir insanın ölümü hukukî anlamda bir zarar olmamakla beraber, bu yüzden yine de bazı zararlar meydana gelmiş olabilir. İşte 6098 sayılı TBK 53/3.maddesinin öngörmüş olduğu hal, ölüm sonucu vukua gelen bir kısım zararların tazminini hükme bağlamaktadır. Bu hükme göre, ölenin yardımından faydalananlar, bu yüzden yoksun kaldıkları faydayı, tazminat olarak, sorumludan isteyebilirler. Buna “destekten yoksun kalma tazminatı” denir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Yani haksız bir eylem sonucu
    ...

    desteğini yitiren kimse BK"nın 53/3 maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir.
    Destekten yoksun kalma zararının hesabında, destekten yoksun kalanlara müteveffanın sağlığında sağlamış olduğu yardımın miktarı belirlenmelidir. Ölenin parasal veya bedensel destekliğinin derecesi ile bundan yoksun kalanların tazminat isteklerinin ölçüsü ya da hesaplama yöntemi konusunda öğretide görüş birliği yoktur. Gerçek yardım miktarının yeterli delillerle ispat edilemediği durumlarda yargıç, takdir hakkını kullanarak yardım miktarını belirleyebilecektir. Bu belirlemede destek ile destek olunan kimse arasındaki yakınlığın derecesi, aralarındaki manevi bağ, davacıların yaşları, dahil oldukları sosyal ve ekonomik çevre, yaşam standartları, cinsiyetleri gibi bakım ilişkisine ve miktarına etkili olabilecek unsurlar da göz önünde bulundurulacaktır. Hayatın olağan akışı içinde, destek sayılan kimsenin baktığı kimselere gelirini belli paylara bölerek baktığı pek söylenemese de tazminat hesabında bir paylaştırma yapmak zorunlu hale gelmektedir.
    Buna göre öncelikle gelirin tamamının, yardım görenlere tahsis olunmuş varsayılamayacağı, ölenin gelirinden bir bölümünü kendisine ayıracağı, bu tahsisten vazgeçilemeyeceği ve bu suretle yardımın (payların) geliri yutmaması ilkesi dikkate alınmalıdır. Ayrıca ölenin kendi geçim masraflarından artan miktarın tamamının (hiçbir tasarruf düşüncesine yer bırakmadan) destek görenlere dağıtılması da kabul olunamaz. Öte yandan, destek görecek kimselere ayrılacak miktar da, bunların ihtiyaçlarının toplamı kadar olmalıdır.
    Somut olayda, destekten yoksun kaldığını iddia eden davacılar, müteveffanın eşi ve çocukları olup mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda müteveffanın elde ettiği gelirinin %30"u kendisine, %70 "in %40"ı eşe, kalan %30"u ise 3 çocuğa, destek süresi biten çocuktan artan paylar payı devam eden eşe, desteği biten çocuktan artan pay ise son olarak %50"yi geçmeyecek şekilde davacı eşin payına aktarılmıştır . Oysa evli ve çocuklu olması durumunda desteğe ve eşe 2 şer pay çocuklara 1 pay verilerek gelirin paylaştırılması uygun olacaktır. Bu durumda çocuklar herhangi bir okulda okumuyor ya da okuma ihtimalleri yoksa erkekler için 18 yaş, kız çocuklar için 22 yaş, yüksek okul okumaları ya da okuma ihtimalleri olması durumunda 25 yaşına gelince
    ...
    destekten çıkarılarak, çıkan çocuğun payı diğer paydaşlara dağıtılacaktır. Çocukların tamamı destekten çıktığı tarih itibarı ile yine çoksuz eş seçeneğinde ki gibi gelirin yarısı desteğe yarısı ise eşe paylaştırılarak hesaplama yapılması uygun olacaktır. Belirtilen şeklide hesaplama yapılması gerekirken desteğin eşine daha fazla pay ayrılarak hesaplama yapan bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ....vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ....Şirketi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ....geri verilmesine 17/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi