16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/7763 Karar No: 2020/418 Karar Tarihi: 21.01.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/7763 Esas 2020/418 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkum edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi'nce verilen hüküm temyiz edilmiş, ancak temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği ve eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği sonucuna varılmıştır. Ancak, örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında tekerrür hükümleri uygulanırken TCK'nın 58/9 maddesi uyarınca sadece tekerrür hükümleri uygulanması gerektiği gözetilmemiştir. Bu nedenle hüküm bozulmuş ve tekerrür uygulamasına dair kısımdan \"TCK'nın 58/6. maddesindeki hüküm karşısında\" ibaresi çıkarılarak hüküm düzeltilmiştir. Mahkumiyet kararı TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 62, 53, 58/9-6, 63. maddelerine göre verilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2019/7763 E. , 2020/418 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.10.2018 tarih ve 2018/101 - 2018/303 sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi, 5237 sayılı TCK’nın 62, 53, 58/9-6, 63. maddesi uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE, Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri sair nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında yalnızca TCK"nın 58/9 maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanması gerektiği gözetilmeyerek uygulama maddesi olarak TCK"nın 58/6. maddesinin de yazılması, Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün tekerrür uygulamasına dair kısmından “TCK"nun 58/6. maddesindeki hüküm karşısında” ibaresinin çıkarılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.