Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/5515 Esas 2019/956 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5515
Karar No: 2019/956
Karar Tarihi: 12.03.2019

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/5515 Esas 2019/956 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2016/5515 E.  ,  2019/956 K.

    "İçtihat Metni"

    .....
    Taraflar arasındaki itirazın iptali ve tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Asıl davada davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında danışmanlık sözleşmesi akdedildiğini, bu hizmet karşılığında davalının müvekkiline toplamda 40.000,00 TL ödeme yapacağını ve yine sözleşmenin 4/b maddesine göre davalının yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda ücretin tamamının muaccel hale geleceğini, müvekkilinin yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ödenmeyen bedel üzerinden gecikme zammı ile beraber 27.773,63 TL ödenmesi gerektiğini, bu nedenle davalı hakkında söz konusu bedelin tahsili için icra takibi yapıldığını, ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve davacı yararına icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Asıl davada davalı vekili, davacının yükümlülüklerini yerine getirmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Birleşen davada davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında 25.12.2013 tarihinde sözleşme imzalandığını, davalının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülükleri yerine getirmediğini bu sebeple davacının maddi, manevi zarara uğradığını, danışmanlık sözleşmesinin fesih edildiğini, feshe ilişkin ihtarnamede davacının uğradığı zararların talep edilmesine rağmen davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmadığını, davacının uğramış olduğu menfi zararının en az 30.000,00 TL olduğunu ve..... mesleki ve ticari itibarının zedelenmesi sebebi ile 30.000,00 TL manevi tazminatın, temerrüt tarihi itibariyle uygulanacak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Birleşen davada davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia savunma ve dosya kapsamında, davacının sözleşme kapsamında edimini yerine getirdiği ve bu nedenle davalıdan sözleşmenin 4. maddesi uyarınca verdiği hizmet karşılığı tutarın ödenmesini talep edebileceği gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin tarihi olan 25.11.2013 tarihinden önceki bir dönemde davalı tarafça yapılan işlem nedeniyle...... ve bu nedenle davacıya dava konusu sözleşmenin akdedildiği tarihten önce gerçekleşen işlemler bakımından kusur izafe edilmesinin mümkün olmadığı, sözleşme gereğince davacının davalı adına il sağlık müdürlüğü ile yazışma yapma yükümlülüğünü üstlenmediği, sözleşmenin 3. maddesi gereğince özel sağlık kuruluşunun bulunduğu ildeki sağlık müdürlüğü ile ilgili yazışmaların hizmet alıcısı

    .....

    olan davalı tarafından yapılacağının hükme bağlandığı ve danışman davacının davalıyı yanlış yönlendirdiğine dair davalı tarafça herhangi bir delil sunulmadığı nazara alındığında, davalının sözleşmeyi fesihte haklı olmadığı ve bu nedenle birleşen dava ile talep ettiği maddi ve manevi tazminat istemlerinin de yerinde olmadığı gerekçesiyle birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 12.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.













    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.